VAHYİN ELİFBASI


Batı’nın yarasını deşiyor minareler

Vahyin elifbasında, derdimize çareler

 

YATANLAR

 

Kanla sulanan toprak; haysiyettir, vatandır

Aslında gizli düşman, çalışmayıp yatandır

 

KİMSESİZLER KİMSESİ

 

Kimsesizler kimsesi, gönül sensiz virandır!...

Kalp göğünün güneşi, rehberimiz Kur’an’dır

 

KISKANÇ

 

Yaralanır yüreğim, rüzgâr değse saçına

Ağustosta çığ düşer, gönlümün yamacına

 

UFUKTA

 

Gidenler döner diye, ufukta kaldı gözüm

Düşüme girmen için uykuya daldı gözüm

 

VİCDAN SAĞIRLIĞI

 

Nice gözü kör eyler vicdanın sağırlığı

Omuzları çökertir gölgenin ağırlığı

 

TAKVA MERTEBESİ

 

Azılı nefis putu tevazuyla yıkılır

Takva mertebesine ancak böyle çıkılır

 

ÖLDÜĞÜMDE ANLADIĞIM

 

Öldüğümde anladım, ölüler ağlamazmış

Toprak dolan gözleri sel olup çağlamazmış

 

SUSANLARI DUYDUM

 

Yalnız Hakk'a uyana tabi oldum, uydum ben

Konuşandan daha çok, susanları duydum ben

 

M. NİHAT MALKOÇ

( Şah Beyitler–43 başlıklı yazı M.Nihat Malkoç tarafından 3.09.2019 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.