Başlığı bu şekilde
atmamın sebebi,her insan için benzer durumlarda var olan engellerin farklılık
göstermesidir.Öngörülen engeller,kişinin içinde bulunduğu yaş diliminin
ihtiyaçlarına göre çeşitlilik gösterir.Peki bizler işimizde, diyaloglarımızda
sorun yaratan noktayı ne kadar farkediyor,var olan asıl engeli ne ölçüde
görebiliyoruz?
İnsanoğlu yapısı itibariyle
genellikle bencil düşünmeye meyillidir.Yani hangi durumda olursa olsun kendini
iyi hissedecek şekilde düşünce ve davranışta bulunur.Bir soru daha sorayım.Herhangi
bir durumda kendini o an haksız veya hatalı gören birini ne sıklıkta
gördünüz?Bu tipteki insanların varlığı çok yoğun değildir.Peki buradan nereye
varıyoruz?Empatik düşünememe.Bu durum,kişilerin ikili ilişkilerde problem
yaşamasına sebep olan bir engeldir. Kaynağı ise bireyin kendisidir.
Her insan hayal kurup hayaline
ulaşmak için çaba gösterir.On üzerinden düşünecek olursak kiminin çabası
beş,kiminin çabası sekizdir.Burada çevrenin etkisi en büyük paya sahiptir.Kişi
kendine olan inancından,var olan potansiyelinden ziyade insanların dediğine
odaklanır.Yapabilecek olsa dahi, eğer artık yapamayacağına kendini inandırdıysa
yapamaz.Buradan hangi sonuca varıyoruz?Kararlılık ve özgüven kaybı.Bu durumun
asıl kaynağı ne?Yine bireyin kendisi.
Sevgili dostlar,hayatta engel olarak
karşımıza çıkan ne varsa,bizler onları engel olarak gördüğümüz için var.Asıl
engel zihnimizde oluşturduğumuz kısır düşünceler.Yani kendimiziz.Eğer bir insan
engelleri aşmak istiyorsa, önce kendine engel olmayı bırakmalı.
Sevgili dostum,kendine engel olmayı
bırak.Bırak ki yolun açık, hayallerin gerçek olsun.
Sevgi ve muhabbetle...