Online Üye
Online Ziyaretçi
bir akşamdı örgülü saçları
bir hayatın hikayesi
bir yaz sevinci
bir sonbahar
eylül havasındaydı
bir uçurtma gibi
bir estetiğin alevi
bir ömrün çileleri
her şeyi hatırlatan
zamanın diliydi saçlar
sevinçli çığlıklar limanı
suya konan bir martı
kah
rüzgarla uçuşuyor kızıl kıyamet
kah
içinden geçilen ateş misali
gün batımı renkleri
kalp çarpıntıları gibi
örgünün dilimleri kızılca atıyordu
belki iç dünyası
hayata karşı ağlıyordu
örülmediği gündü saçları
yorgun bir yolcu sanırsın
bir çölden geçiyor örgüsüzce
fakat yine
eski şarkılar güzelliğinde
geri çağrılmayı bekliyordu
örülmek mi istiyordu …
mustafa kaya
12.11.2020 / çengelköy