Bir şehir düşündüm

bu şehir köşeyi dönenlerin mabeti

bu şehirde Nietzsche bir dilenci

ve ahşap bir evin emperyalist 

penceresinden sokağı izleyen antik bir silüet



az ötede bir tabure üstünde oturan bir fahişe 

kenar bir kuytuda loş ışıkta gözlerinin meşalesi baronların nağmelerini süslüyordu

sanki tüm güzellikler bu fahişede gizlenmişti


bu biraz tuhaf değil mi 

hafif bir tebessümle yabancı bir lisan düşüyordu kızıl dudaklarından

gizli virane bakışları maviliği süzerken


burjuvazi kırmızımsı bir ışıkta martılar 

kanat çırpıyordu 

o taburede oturan o kadın bana baktı

uzun süre ve ıslak gözlerle bana baktı

sanki yağmur akıyordu damla damla


gülümsemenin acısı gözlerinde parlıyordu

deniz gibiydi gözleri fırtına gibiydi bakışları  bakışın gürültüsünden etkilendim

sanki dünyadaki tüm iyilikler bir fahişede toplanmıştı


bir Van Gogh tablosu gibiydi haykırışları

ve bu karanlıkta yanıma doğru geldi

bir göz ve gülümseyen bir el feneri gibiydi 


poseidon mavisiydi gözleri 

insanlığa ışık yakan yakamozlar gibi

eski helenlerin simgesi bir tanrıça gibi  


bir şehir düşündüm

bir şehir düşündü

anlamış mıydı neden onu görmezden geldiğimi

bilemem bilemeyiz


o şehirde

senfonik esen rüzgarın kollarında

ayakları çıplaktı tüm limanlar kirliydi

hep süslü mü olur bu fahişe puslu gecelerde

oysaki o gölgesi zengin bir fakirdi bu şehirde



 

( Burjuvazi Kırmızımsı Işık başlıklı yazı Mikail Dede tarafından 28.12.2020 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.