1
İçindeki onca güzelliği gizlemişsin
Gereksiz olan ne varsa biriktirmişsin
Gizlediklerinde gülümsemeler vardı
Bunu bilmeden kendince gizlemişsin
Gizle gizle çürüsün içinde bilmeyesin
Mutluluk neşe nedir sen hiç sezmeyesin
Kedinin ciğere baktığı gibi kokmuş diyesin
Bunu bilmeden kendince gizlemişsin
Hani sende var olan gülmenin kalan gerisi
Mutsuzluk sarmış baksana kalmamış derisi
Birde haklıymış gibi mutsuzluğun olmuş perisi
Bunu bilmeden kendince gizlemişsin
Kendinle bu kadar övünme sen şişiyorsun
Kaşınmayan aklını tırpanla hep kaşıyorsun
Bu ne aymazlıktır ki sebepsiz saçmalıyorsun
Bunu bilmeden kendince gizlemişsin
Kendini sanki sanırsın çok bilmiş mühendis
Bizleri yakından tanı bizleriz bir serbülentiz
O kadar güvenme battı ya o batmaz Atlantis
Bunu bilmeden kendince gizlemişsin
Utanmadan bakmazsın o geçmiş yaşına
Her gün ağlar değer vermezsin gözyaşına
Erişemedik senin o estetik özgün anlayışına
Bunu bilmeden kendince gizlemişsin
Baktığın sendeki bakan bir göz değil mi
Hissettiren sende ki o hisli kalp değil mi
Anladığınsa içi boş olan akıl değil mi
Bunu bilmeden kendince gizlemişsin
Her tarafından dökülüyorsun oldun rüküş
Ne arar sende utanırken eğecek baş büküş
Paçandan başlamış aşağıdan yukarı dökülüş
Bunu bilmeden kendince gizlemişsin
Mehmet Aluç
Serbülent: Algılayan, hisseden, duyan
Atlantis: Eski zamanlarda Cebelitarık'ın batısında var olduğu
ve sonradan zelzeleden battığı söylenen efsanevi bir ada.