Ülkemizin başı her zaman çeşitli lobilerle(Baskı gruplarıyla) derttedir.
Bakıyorsunuz bir gün Musevi Lobisi.
Diğer gün Ermeni lobisidir.
Bir başka gün Rum ya da Yunan lobisi vb.
Bu lobileri hepimiz iyi tanırız.
Nereden mi?
Türkiye’nin uluslar arası ilişkilerinde karşımıza çıkan engellerden.
Uluslararası çıkar ilişkilerimizde, bu lobiler her zaman engelleyici rol üslenmişlerdir.
Bu lobiler etnik ve kültürel olarak bağlı oldukları devletlerin, bulundukları ülkelerdeki güçleridir.
Özellikle Musevi lobisi, başta ABD olmak üzere tüm dünyada etkilidir.
Ermeni lobisi ise yine ABD ve Avrupa ülkelerinde oldukça etkilidir.
Ermeni ve Rum lobileri her zaman aleyhimizde olan lobilerdir.
Musevi lobileri ise daha çok menfaatler bağlamında hareket eden oldukça etkin lobilerdir.
Lobicilik faaliyetlerini yürüten ülkelere baktığımızda en büyüğü İstanbul kadar ya da yarısı büyüklüğündeki ülkeler.
Peki, tüm dünya ülkelerine dağılmış Türklerin lobileri niye yok?
Hemen ifade edelim ki, bizler organize olmayı sevmiyoruz.
Bizler kendi başımıza buyruk olmaktan hoşlanıyoruz.
Kimsenin kontrolünde olmayı istemiyoruz.
Az olsun benim olsun anlayışından kurtulamıyoruz.
Güçlerimizi birleştirmekten ne hikmetse çekiniyoruz.
Hemen ufak tefek farklılıklar dolayısıyla birbirimizden kopuveriyoruz.
Ele tahammül ediyor, birbirimize edemiyoruz.
Oluşturduğumuz birlikler de, ya etkisiz kalıyor, ya bölünüyor, ya da dağılıyor.
Bunları her alanda görebiliriz.
Şöyle bir söz vardır.
“On Musevi bir araya gelse bir dernek, on Türk ise on dernek kurar.”
Sonucunda Türklerde hiçbir ülkede etkili olamaz.
Neticesi mi?
Yaban ellerde itelenmeye, ezilmeye, horlanmaya, aşağılanmaya, dikkate alınmamaya razı olmak.
Tabi ki birlikteliği sağlamak için, içerdeki ve dışarıdaki vatandaşlarımızın milli şuurla donanımlı olması gerektiğini de unutmamak gerekir.
Avrupa’daki Vatandaşlarımızı düşünelim.
Milyonlarla ifade edilen bir toplumumuz var.
Ne kadar dernek veya kuruluş olduğunu kim biliyor?
O kadar çok sayıda dernek veya kuruluş var ki sayısını bilene aşk olsun.
Bunlar, bırakın ülke meselelerini, orada kendilerini ilgilendiren konularda bile bir araya gelebiliyorlar mı?
Maalesef bu soruya evet cevabı vermek mümkün değil.
Öyle olsaydı Avrupa’da en büyük lobi Türk lobisi olurdu.
Öyle olsaydı bir Ermeni meselesinde dünyayı sallayabilirdik.
Öyle olsaydı Türk lobilerini dikkate almadan hiçbir ülke Ermeni soykırımını tanıyamazdı.
Öyle olsaydı 600 binlik Kıbrıs Rum kesimi başımızda boza pişiremezdi.
Öyle olsaydı 10 milyonluk Yunanistan her yerde önümüze çıkamazdı.
Öyle olsaydı 6 milyonluk İsrail Ortadoğu’da bize rağmen vahşetlere girişemezdi.
İşin özü Türkiye’nin her konuda olduğu gibi lobicik konusunda da gücünü kullanamamasıdır.
( Lobicilik başlıklı yazı İ.Sarıçay tarafından 19.04.2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu