Haziranda Kasım Gibiyim
Haziranda Kasım gibiyim
Zamansız gelen güz mevsimi
Yeşil yapraklarımı döküp,
Cadde, cadde, sokak, sokak savurdu
Ve belki de  dağılan parçalarım
Uçsuz bucaksız deniz ve okyanusları aştı

Gecenin bir vakti oldu,  
Ne ay var ne de ışık saçan yıldızlar
Gri kül rengine boyanmış bulutlara
Yavaş yavaş yağmur yükleniyor
Yıldırımların sessiz sessiz çakışından belli
Yağdı yağacak üstüme soğuk damlalar

Sessizliğim, dibi görünmez kuyu
Dolaştırır beni karanlık dehlizlerde
Işıksız, yoran o tünellerde
Tutunacak duvarı olmayan,
Dokunduğumda ellerimi kanatan
Çift taraflı keskin kama gibi
Kenarı sivri, derin yara açan taşları.

Geçmişi sorgularken
Bilemiyorum henüz gelmeyen
ve içinde sırlar barındıran günleri
Hani derler ya; 
Yaşanmadan bilenmez hiç bir şey diye
O meçhul denen yarınları beklerken
Yaşar giderim hayırlısını dileyerek.
( Haziranda Kasım Gibiyim başlıklı yazı ÖNDER_34 tarafından 3/2/2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu