Zaman zaman şiirlerde kullandığım, uydurduğum bir kahraman, tarihte yaşamış büyük Türk şairi Seyrani ile delilik ve isim benzerliğinden başka bir ortak bağı olmayan “Deli Seyrani” karakterini meydana getirdim.
 Benim diyemediğim nice şeyi sağolsun “Deli Seyrani” benim adıma şiirlerimde zaman zaman söyledi.
İlkin dörtlükler olarak başlamıştım, zaman içinde Deli Seyrani dörtlükler ile söze doymaz oldu. 
Ben Deli Seyrani olamadım ama, Deli Seyrani ziyadesiyle ben oldu.
İşte günlerden bir gün Yunus Emre ile karşılaşmıştı…..





Yunus’la oturdum bir su başında...
Derviş ne, hırka ne, dedim taç nedir...
Zannettim ki Yunus beşbin yaşında...
Dedi ki ara bul, bu amaç nedir...

Seyrani suali, insan topraksa...
Yaprak ne, ağaç ne, ya kıraç nedir...
Yunus’un cevabı, toprak kuraksa...
Çokları birleyen, bu yolaç nedir...

Yollarda elem var, gam kasavet var...
O vakit dağ nedir, ya yamaç nedir...
Bu yoldan gitmeye bize davet var...
Kargalar kuş ise, ya turaç nedir...

Bir derdi çekerken bine varırsa...
En özge yol nedir, ya araç nedir...
Semayı kapkara zulmet bürürse...
Hilal yüz çevirse, bu süreç nedir...

Düşse yol zalime, adalet dese...
Hak nedir, hukuk ne, ya haraç nedir...
Yunus’u bürüdü büyük bir tasa...
'Hükmü Devlet' dedi, buna baç denir...

Ahali çekişir, vaziyet yaman...
Hallaç ne, saraç ne, ya dilmaç nedir...
Düşündü dedi ki Yunus bir zaman...
Padişah fermanı, hak demeç denir...



Alp Aldatmaz
( Yunus Emre Ve Deli Seyrani başlıklı yazı Alp.Aldatmaz tarafından 13.03.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.