Makale / Eğitim Makaleleri

Eklenme Tarihi : 17.09.2010
Okunma Sayısı : 2035
Yorum Sayısı : 0
HAYAT BOYU EĞİTİM
 

M.NİHAT MALKOÇ
 

Eğitim, aydınlık geleceğin temelini bugünden atma gayretidir. Kişiyi maddî ve manevî açıdan doyuran da eğitimdir. Keza eğitim almış insanların kendine güveni, eğitimden nasibini almayanlara göre çok daha fazladır. Bunun yanında aldığımız eğitim, gelecekte ne işle uğraşacağımızı, maişetimizi hangi yoldan temin edeceğimizi de büyük ölçüde belirler. Bu, bizim hayat standardımızın düzeyini de bir anlamda ortaya koyar. Fakat eğitimsiz kişilerin, kişisel gayretlerle eğitimli kişilerden daha müreffeh bir hayat yaşaması da muhtemeldir.

 

Eğitim, hayata bakışımızı ve şahsî ilgi alanlarımızı da etkiler. İnsanlar, aldıkları eğitime yönelik ilgi alanlarına sahip olurlar. Bu, doğal olan ve olması gerekendir aslında. Bu arada eğitimli insanların hayata daha geniş bir pencereden bakabildikleri, analiz ve sentezlerle hadiseleri daha sağlıklı bir zeminde ele alıp çözüme kavuşturdukları da bir hakikattir. Bu demektir ki eğitim, kişinin basiret gözünün açılmasına da yardımcı oluyor. Eğitimle, okumayla hayat daha da derinleşiyor ve anlam kazanıyor. Bunu “Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?”(Zümer 39/ 9) ayetiyle yüce Rabbimiz soru kalıbında dikkatimize sunuyor. Millî şairimiz Mehmet Akif de ayette geçen bu soruya “Olmaz ya... Tabii... Biri insan biri hayvan!” diyerek çok sert bir cevap veriyor. Bu cevap, eğitimsizliğin vahametini ortaya koyuyor.

 

Eğitim, kişinin kendi tercihine ve insafına bırakılamayacak kadar önemlidir. Onun içindir ki okullarımızda ilk sekiz yıl zorunlu eğitim yapılmaktadır.İlim öğrenmek, erkek ve kadın her müslümanın üzerine farzdır.” hadisi de kesin ölçüyü ortaya koyuyor. Durum bu iken bazı kendini bilmezlerin “Bizi İslam dini geri bıraktı” demeleri ahmaklığın son noktasıdır. Oysa Kur'an-ı Kerim'de ‘ilim’ kelimesi yüz beş defa zikredilir. Bu kökten gelen diğer kelimelerle birlikte bu sayı sekiz yüz elli dokuzu bulur. Bu rakamlar her şeyi ortaya koyuyor.

 

 İlk ayeti “Oku!” diye başlayan bir kitaba inanan müminlerin cehaletinin din kaynaklı olması nerden baksak safsatadır. Buna inananlara diyecek bir söz bulamıyorum. Söz konusu ayet şöyle devam ederek dikkatlerimizi celbediyordu. “Oku, yaratan Rabbin adıyla. O, insanı bir kan pıhtısından yarattı. Oku! Ki Rabbin sonsuz kerem sahibidir.”( Alak 96/ 1-3)

 

“Eğitimin yaşı yoktur” derler, doğrudur. İnsan hangi yaşta olursa olsun seviyesine uygun bir şeyler öğrenir. Öğrenmenin sınırı da yoktur. Zira eğitim hayat boyu devam eder. Her geçen gün yeni durumlarla karşılaşıyoruz. Bu yeni durumlar bizi bir kısım güçlüklerle de yüzleştiriyor. Bu güçlükleri bilgi ve deneyimlerimizle aşıyoruz. “Bu kadar bilgi ve tecrübe bana yeter” deme lüksümüz yoktur. Çünkü hayat dinamik… Bu yoğun dinamizm içerisinde ayakta kalabilmek için kendimizi yenileyerek geliştirmeliyiz. Bizler “Beşikten mezara kadar ilim tahsil ediniz” diyen bir ulu peygamberin şerefli ümmetiyiz. “O ne diyorsa doğrudur” ölçüsünce bizler de beşikten mezara kadar öğrenmeli ve öğretmeliyiz. Zira Peygamberimizin dediği gibi  “İlmin zekâtı öğretmektir.” İlim, âlimlerin bilgi paylaşımları sayesinde bu noktaya gelmiştir. Okullar, bilimin paylaşıldığı ve devamının sağlandığı organize merkezlerdir.

 

Eğitim kişiyi hayata hazırlar.  Yaşının gereği olan eğitimi almayan çocukların, akranlarıyla yarışması beklenemez. Eğitim eksikliği kişinin hayat boyu sorunlu yaşamasına zemin hazırlar. Bu eksiklik bir gölge gibi onu takip eder ve bir noktadan sonra ezikliğe dönüşür. Bu arada eğitim demek sadece modern bilim demek değildir. Kişi aynı zamanda dinî eğitimle de donanmalıdır. Tek kanatla uçulmayacağı gibi sadece dünyevî ilimle de beklenen huzur sağlanamaz. Maddî ilimlerle manevî ilimleri dengeli bir biçimde öğrenerek hayat yolculuğuna hazırlıklı çıkmalıyız. Bu bizi hem mutlu, hem de güçlü kılar.

 

Öte yandan, eğitim övünme vesilesi değildir, olmamalıdır da… Nasıl ki meyvesi çok olan ağaç eğilirse öyle de ilim meyvesiyle dolan insan da öylece eğilmeli, anlayışlı, hoşgörülü, paylaşımcı ve sevgi dolu olmalıdır. Hadiseye dinî açıdan bakınca, övünmek ve başkalarına karşı üstünlük taslamak için ilim öğrenmenin mekruh olduğunu görürüz. Ne mutlu eğitimden nasibini alanlara, bildiğini paylaşanlara!.... Ne mutlu ilmiyle amel eyleyenlere!...

( Hayat Boyu Eğitim başlıklı yazı M.Nihat Malkoç tarafından 17.09.2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu