Online Üye
Online Ziyaretçi
Tarih:01 Kasım 2009 Pazar 14:51:35
RE:RE:RE:RE:RE:RE:selamünaleyküm
Vuslat Hanımefendi,selam olsun..
Esra size bir mektup daha iletmemi istemiş.Emanetiniz aşağıda..
Umarım kastına uygun etki yapar, hayırlara vesile olur.
Aranızda bir dostluk oluşmasını, aynı yolun yolcuların da oluşan kader birliğine, güç birlikteliğine veriyorum. Aynı frekansta birleşen armoniye benzetiyorum... Umarın ortaya çıkan ziyafetten yararlananlar da olur.
Selam es selam.
Tarih:01 Kasım 2009 Pazar 14:25:37
RE:RE:selamesselame hocam
Samimi dilemişsiniz ki size mektup yazmak hissini verdi Rahman Rahim Allah.
Ağladığın zaman içinin yangınları biraz olsun sönüyor, daha doğrusu daha şiddetli yanmak için biraz görünmez oluyor. Önce ufak bir günah için ağlamaya başlıyorsun, ardından şükürsüzlüğe, sonra Allah a âşık olamadığın için, sonra da aslında âşık olduğun ama sürekli yanamadığın ve kavuşamadığın için ağlıyorsun… Âşık olmak istiyorum dediğim de hocam da zaten âşıksın aşk böyle bir şey işte demişti… Yanmak sönünce şikâyet etmek…
Şimdi diyorum ki içimde yangınlarım olmadığı zaman ne yapıyorum, yanlış nerde neden aşk dolu değilim… sanki patlamaya hazır bombayım ama yok işte bir türlü çekilemiyor pimi .. Her an Allah la olmayı diliyorum, acemice yürüyorum… Sabır eksik bazen… Aceleciliğin şeytandan olduğu geliyor aklıma sakin ol kızım diyorum/diyorlar… Önümde upuzun bir yol var ve ben o yolun en başındayım belki de… Ama Allah için biliyorum ki inşallah o yolda ölmek tek arzum. Çünkü az dünyaya fazla meyledeyim, aman Allah ım tüm kalbimi kaplayan huzur boğuyor beni, yapamıyorum olmuyor…
Ya, Allah ın aşkını tadana gerçekten dünya acı geliyor, geçici zevkler heyecanlar yok işte daha beter boğuyor, sıkıyor canımı. Nefsim var ya ama hep dünyayı istiyor, dünyaya çekmeye çalışıyor… Bazen başarıyor da ama elhamdülillah Allah bırakmıyor… Bırakmasın da inşallah… Ama nefs kötülüğü emreder… ve hiç durmaz şeytanın oyalamaya çalışmaları.. hep bir bahanesi var ve hep bana en hassas noktalardan yaklaşıyor… Geçen aylarda öyle bir şey olmuştu… En hassas noktamdan vurmuştu da tüm günlerim alt üst olmuştu… Nefsim yanlışa çekmişti yine ve kimseyle paylaşamamıştım, Allah ım kurtar demiştim, Senden ayrılmak ayrı düşmek yanlış yola gitmek istemiyorum… Şükürler olsun bir çırpıda çekmişti beni 10 dakika sürmüşü sadece… 10 dakika sonunda Allah aşkıyla dolu bir şekilde yönümü tekrar Rahmana dönmüştüm… Gerisi ise boş…
O saydığınız isimler kimler kim değiller hiçbirisini bilmiyorum tanımıyorum… Ama Allah dilemedikçe hidayete erilmiyor gerçekten… İstersen çevren de peygamberler olsun… Gerçekten O dilemezse olmuyor… İsyana gelinceyse… Ne diyeyim ki. Allah isyanların yerini şükürlerimizle tertemiz etsin inşallah… Hocam demişti yine: “geçmişiyle hesabını bitirmeyenin, geleceği mükemmel olamaz”… Tövbeyi edince Allah kabul ediyor… Geçmişin kirlerini temizleyip yolda yürümek çokça Onu anmaktan geçiyor… Hocam daha iyi konuşur… Konuşmaktansa hacı âli hocamı dinlemeyi daha çok isterim… çok konuştum zaten.
Hakkınızı helal edin. Allah a emanet olun…
Selamünaleyküm hocam, son olarak bunu da ulaştırır mısınız Vuslat Hanıma...
Ellerinizden öpüyorum.
Tarih:01 Kasım 2009 Pazar 15:19:20
RE:RE:RE:RE:RE:RE:RE:selamünaleyküm
Ne aşktır ya rabbi..
Bize de nasip et..
İkindi vakti.. İnşaallah diyorum.. Başka ne diyebilirim...
Kaynamayan kaynamayı bilmeyen, ağlamayı bilmeyen bir yüreğim var.. Ağlamaya korktuğum..
Kandır ya rabbi.. Kandır sevgine.. Daldır ummanına..
Ama daldırırken de dünyadakilere öncü ve önder olmayı unutturma..
Elinden su içilmeyen imanın yarardan çok zararı var. Ya da, zekâtı verilmeyen ilmin...
Yani. Tek kendi derdime de yansam olmaz ki...
Hocam.. Çok selamlarımı iletin ne olur Esra kardeşime.. Bana da dua etsin olur mu? Böyle incelsin ruhum... Salihlerin dualarıyla inşaallah... Tabiiki siz de ah..Siz de.. Şu dualarımız olmayaydı.. Telef olmuştuk...
Esra doğru demiştir...
‘’Allah dilemedikçe siz dileyemezsiniz.’’
Rabbim, iki cihanda, cennetliklerin selamı ile dik durmamızı nasip etsin hepimize...
Ellerinizden öperim aziz öğretmenim,
Selam en selame...