O sabah Lutfi`nin evinin önünde olağan üstü bir hareket vardı.Henüz ışıkların sönük olduğu bu evde uyku hakimdi.Oysa dışarısı gittikçe hareketleniyor ,polisler evin etrafını çeviriyordu.Evin inilebilecek tek kapısı vardı ama her ihtimale karşıbalkonlu bölümleri dahası demirle çevrilmiş pencere ağzına kadar her yere bir polis mevzi almıştı.

Ev Çukurovaya has bir yapıda mağaza üstü üç katlı bir apartmandı.Lutfi bu evin birinci katında ikamet ediyordu.Diğer iki katında pek de muhatap olmadığı abileri kalıyordu.Bu evi 97 yılında kiracılıktan kurtulmak için ne zorluklarla ve ümitlerle yaptırmıştı da pek mutlu olamamıştı.

Lutfi ve eşi akşam geç yatmışlardı.Sahura kalkmak zor olduğu için genellikle sahur yemeklerini yer yatarlardı.Bu gece de öyle yapmışlar geceyi ayakta geçirmişler sabahın dördünde uyumuşlardı.
Eşinin son zamanlarda bir çok rahatsızlığı ortaya çıkmıştı.Özellikle bacaklarında damar yetmezliği oldukça acı veriyordu da çözüm bulamamıştı doktorlar,tedavi devam ediyordu.Gitmedikleri doktor kalmamıştı,en son Ç.Ü. Balcalı hastahanesinde tedaviye başlanmıştı 22 eylülde son randevusu vardı belki de lazerle alınacaktı o damarlar.Bu hastalık memur hastalığıymış aynı zamanda.Sürekli ayakta duran ;öğretmen,doktor ,hemşirelerde daha sık görünüyormuş.

Yatmadan önce Lutfi eşini ve acılarını düşündü,ne yapmalıydı,yapılacak birşeyler olmalıydı.Olmazsa dedi İstanbul`a Muzaffer dostun hastahanesine götüreyim.Galiba son bölümünü sesli söylemişti ki uyumak üzere olan eşi,
-Hayırdır aşkım,ne kendi kendine konuşuyorsun.
-Yok ,yok bir şey ...uymana bak sen birtanem.Konuşuruz sabaha.

Belki de yeni uyumuşlardı ki,sabahın ilk ışıklarıyla kapı çaldı...hem de uzun uzun.Lutfi uykusunun arasında eşinin,
-Zil çalıyor dediğini duydu.Evde gece ve sabah ilk saatlerde çalan zile genellikle Lutfi bakardı.Uykulu uykulu iç kapıyı açıp bağırdı.
-Kimsiniz...!
-Polis,aç kapıyı.diyordu gür bir ses.
Lutfi şaşırmıştı aradan üç ay geçmiş olmasına rağmen Necla`nın bir yamuk yapabileceğini dürüstlük adına bir oyun oynayabileceğini hep düşünmüştü de üç ay geçtikten sonra olması mümkün müydü.Polisin sesini duyduktan sonraki kısa anda bunları düşündü.Gürültüye eşi de uyanmıştı.Uyku mahmurluğuyla,
-Kim o aşkım,sabahın bu saatinde bizi rahatsız eden.
-Önemli değil ,sen üzerine bir şeyler giyin,polismiş.derken dış kapıyı açmıştı.Polisler koşarak intikal ettiler kapıya ve ellerinde tutuklama ve arama emriyle biraz da kabaca içeri girdiler.Lutfi`nin kimlik tespitinden sonra eline kelepçeyi vurup başına sanki terörüstmüş gibi iki polis verirlerken evin de altını üstüne getirdiler.Eşinin şalşkın bakışları arasında.Uyuyan kızı oğlu ne olduğunu anlamadan babalarının götürülüşünü seyrettiler.

Tüm bu olaylar yaşanırken komşusu olan abileri olayın vehametini anlamak istercesine aşağı inmişler ama polislerden bir şey öğrenememişlerdi,sadece tutuklama emri olduğunu ve de evde arama yapıldığını.
Emekli savcı olan büyük abi,savcıyı aramış ve olayı öğrenmişti.Lutfi bir başka çeteye üye olmaktan,Kısacası Ergenekon`un Osmaniye Kadirli ayağını organize etmekten,yazılarıyla destek olmaktan kışkırtıcı yazı yazmaktan...vs gibi suçlamalarla tutuklanmıştı.Kendi de bilmiyordu neyle suçlandığını ve tutuklandığını da hep aklından Necla`nın ihaneti ve ihbarı geçiyordu,kinleniyordu ona karşı.``Eğer sen ihbar ettiysen Meraklı...``

Lutfi`yi de alan polisler geride bir yığın dağınıklık ve kargaşa bırakarak giderken Lutfi`nin evi meraklıların akınına uğramıştı.Olayı haber alan dostları,arkadaşları eve koşmuştu.Acılı eşin ve çocukların tesellisi Kamu Çaslışanları dostlarına düşmüştü.Bilmiyorlardı ki bugelecekteki pandoranın kutusuydu.
( Kayıp Yazar Devam/1 başlıklı yazı Lütuf VELİ tarafından 2.07.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu