Daha dün doğurmuştum ufacıktı elleri

İlk sözü; anne, oldu bal gibiydi dilleri

Onun ile dermiştim gönlümde ki gülleri

Nöbet sırası geldi sal diyordun sen bana.

 

Köyden gelen halası eline kına yaktı.

Gururlandı teyzesi omzuna poçu taktı

O benim iftarımdı gözüm ibretle baktı

Anadan asker olmaz kal diyordun sen bana.

 

Binlerce dua ettim yol boyunca gelirken

Canımdan can kopardım onu sana verirken

Gözlerime kan çöktü kışlanızdan dönerken

Eline bir def alda çal diyordun sen bana.

 

Gururlan sana  kadın; her yiğit bura gelmez

Peygamber ocağı bu bur da gam keder  kalmaz

Ferah tut sen içini oğluna bir şey olmaz

Senin oğlun ağaçta dal diyordun sen bana

 

Evladın emanetim gözüm gibi bakarım

Kılına zarar gelse şu Dünyayı yıkarım

Kem göz ile bakana yüz bin kurşun sıkarım

O benim de bir oğlum bil diyordun sen bana.

 

Üzülme; anam derken yanağı al pembeydi.

Ellerimi öperken efkârı son demdeydi

Son bûsemi koyarken yüreğime gam değdi

Ağlama hadi artık gül diyordun sen bana.

 

Veda vakti gelince kenetlendik göz göze

Gözler ile konuştuk gerek kalmadı söze

İkrar ettik bir daha kavuşmak için güze

Özler isen arada gel diyordun sen bana

 
 

 

 İŞTE GELDİM
 

Mevsim güze gelmeden işte geldim kapına

Hangi namert düşürdü yavrumu bu kapana.

Yazıklar olsun senin o dev gibi yapına.

İşte senin yavrun bu al diyorsun sen bana .

 

Geldiğim onca yolu daha geri dönmeden

Son bûsemin ateşi dudağımda sönmeden

Hasret denen acısı bir an olsun dinmeden

İşte senin yavrun bu al diyorsun sen bana.
 

Bir çok hayâli vardı toz pembeydi dünyası

Aslan gibi yiğitti çok sağlamdı bünyesi

Alnın da kanlı nişan avucun da künyesi

İşte senin yavrun bu al diyorsun sen bana.

 

Yüreğime soktunuz dinmez derin sancıyı

İmralı denen köşkte iyi beslen kancığı

Üzerine örtüp de al yıldızlı sancağı

İşte senin yavrun bu al diyorsun sen bana

 

Aradan yıllar geçse sönmez bu ateş serde.

Tabipler saf tutsalar derman olamaz derde

Bu benim yavrum ise hani senin ki nerde

İşte senin yavrun bu al diyorsun sen bana.

 

Benim oğlum tabutta senin oğlun rıhtımda

Dokunma sen yavruma taşırım ben sırtımda

Artık baykuşlar öter viran gönül yurdumda

Mahşerde gel hakkını al diyorsun sen bana.
 
 

 

UYAN MEHMETİM UYAN

 

Aç gözlerini kuzum seni görmeye geldim

Göster hadi yaranı merhem olmaya geldim

Bu canım feda olsun sana vermeye geldim.

Uyan Mehmet’im uyan seni almaya geldim.

 

Tene giren kurşunu dişlerimle sökerim

Parçalanan göğsünü ellerimle dikerim

Sen ah etme yeter ki acını ben çekerim

Uyan Mehmet’in uyan seni almaya geldim.

 

Soframızda duruyor gümüş saplı kaşığın

Yoluna kurban kesti gül bakışlı aşığın

Aç hadi gözlerini iki cihan ışığım

Uyan Mehmet’im uyan seni almaya geldim.

 

Kalk bin hadi sırtımı anlımdan düşmez terim

Korkma hiç tökezlemem bitmez dizimde ferim

Ses ver artık ne olur anam babam oy erim

Uyan Mehmet’im uyan seni almaya geldim.

 

Kalleş kurşunu yedin bu gidiyor ağırıma

Sanki volkan patladı lav akıyor bağrıma

Şahit olun melekler feryadıma çağrıma

Uyan Mehmet’im uyan seni almaya geldim.

 

Aç o kara gözünü deki ; sen misin ANAM!

Uğraşma hiç boşuna kapanmaz artık yaram

Seni benden alana haklarım olsun haram

Uyan Mehmet’im uyan seni almaya geldim.
 
Üç günden beri bütün şehit şiirlerinden kaçtım ama bu gün okuduğum bir şiir kaçışımın son noktası oldu.
bir asker anası olarak duyarsız kalamadım.
Rabbimden Şehitlerimize cenneti alâyı temenni ederken
 geride kalan acılı ailelelerine ( özellikle şehit analarına ) peğgamber sabrı diliyorum
Rabbim hiç kimseyi evlat acısı ile imtihan etmesin inşallah.
( Uyan Mehmetim Uyan başlıklı yazı S.SAMYELİ tarafından 16.07.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.