Yine O Damdayım


Yine dağınık bir rüzgar çarpıyor dibime
Gecenin seyrelmiş iki ucunu birbirine bağlıyorum
Yorulmuş gözlerimi asıyorum içimdeki askılığa
Yine belirsiz kapılar sergisinde buluyorum kendimi
Ne çok kapı var bu denizlerde, köpüklerini kıyılarında unutmuş
Ne çok kapatıyorlar bu denizleri
Ne çok kapanıyor bu denizler kendine
Ne çok unutuyorlar bu denizler dalgalarını içimde

O gardiyanlar gelmeden 
Çıkarmalıyım sarnıcımdan haritamı
Silikleşmeden saatlerimin vakitleri
Erimeden buz gibi şehvetciklerim
Bulmalıyım en son noktamı nerede kaybettiğimi
Bulmalıyım en sadık üç noktalarımı
Bulmalı gövdelerimin ağlamaksız ikizlerini
Nereye gömdüm sahi?
Sahi nereye gömdüler?
Sahi gömü müydüler gerçekten?
Daha yeryüzü yokken ruhumda
Daha yer yüzsüzken sağırlığımda


Bazı sözcükleri okuyamam ben
Bazı sözcükler de bana okunmaz zaten
Ama en sevdiğim şey
Bir sözcüğe ip atlatmaktır kendi parkımda
O atlar ben kanarım
O kanar ben düşerim
Ta ki sondan geriye ölene dek
Alfabemin hendeğinde tökezleyene dek

Ben
Ben hiç sanmazdım aslında
Hezarfen gibi atlayacağımı gecenin yüksek bir yerinden
Ben hiç sanmazdım atladıktan sonra gündüzümün açılmayacağını
Sanmazdım mavi renkli yalanlarımdan güzel bir hediye paketi yapacağımı
Düşmeden düş arasında 
Küllerimin yankılanan döngülerinde


Odamdayım
Yine
O damdayım
Bilmiyorum ki
Başıma düş kuşu mu kondu
Göğsüme hayal kiri mi bulaştı
Bilmiyorum
Temizlesem mi tozlanmış boşluğumu
Ne de olsa önümüz hüzün
Gelen giden olur…


Oktay Coşar
 
( Yine O Damdayım başlıklı yazı marcel tarafından 29.10.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.