Gelinlik kızların boynundaki beşibirlik gibi durursun,
“Kabadurak’tan dünyaya açılan kapı” olarak namın var,
Yiğitleri gurbete salar, anaların kalbinden vurursun,
Bilmem senin sahte yüzüne aldanıp kaç tane adamın var.
 
Menevşeler öyle yakıcı ki, kalpleri yakar, yıkar geçer,
Özellikle sevda yüklü, yufka yürekli yiğitleri seçer,
Yiğidim kanar, Kırlangıcın çeşmesinden aşk şarabı içer,
Bilmem senin sahte yüzüne aldanıp kaç tane adamın var.
 
Menevşelerini koklarım, burcu burcu aşk kokar, yâr kokar,
Adını bilmem, uykusuz gecelerime suretini sokar,
Karşımda duruyorsun, fistanın Halep’ten, işlemeli brokar,
Bilmem senin sahte yüzüne aldanıp kaç tane adamın var.
 
Hep yalandın Kırlangıç, gurbette, sılada  benim ne işim var,
Fistanları dokuyacak çilem çilem rengarenk ibrişim var,
Dağlarında işlenecek cincik cincik taşların var, yeşim var,
Bilmem senin sahte yüzüne aldanıp kaç tane adamın var.
 
 
Ali ÖZDEMİR
 
25.04.2011 – 15:34

( Kırlangıç Dağı başlıklı yazı Ali Özdemir tarafından 27.11.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.