Uzaklardan geliyor, yanık türkü dilleri.
Bülbül gibi ahını terennüm edersin yar.
Sen gelmeden açılmaz, bahçemizin gülleri.
Vur sineme mızrabı gönlümü derinden yar.
Tahta köprü başında,sağanaktan kaçarken,
Fısıldadın aşkını, mutluluğu saçarken,
Döneceğim demiştin,akasyalar açarken.
Geldi geçti mevsimler,anıların oldu kâr.
Neler geçer içimden,söyleyemez bu gönül,
Yaşayamam ben yoksa, sevgin en büyük ödül.
Derunumda saklıdır, adını verdiğin gül.
Senden ayrı yaşarken, bil ki dünya bana dar.
Geceleri rüyamda , sayıklarım ismini.
İndirmedim duvardan,son çekilen resmini.
Hayalimden silemem, yakışıklı cismini.
Kaderime razıyım,hiç kimseye etmem zar.
Gökyüzünde turnalar, selamını getirir.
Mazideki anılar, beni alır götürür.
Yürekteki firakın, hasta eder yatırır.
Gözlerinin ışığı , içerimde sönmez har.
İçindeki gizleri bir sır gibi saklama.
Sorunlarını paylaş,hüzünleri yükleme.
Başka çiçek haramdır,uzanıp da koklama.
Biran evvel gelmezsen,saçlarıma yağar kar.
Candan sever Gül peri aşk odunu söndürmez.
Saf akmazsa pınarlar, yüreğini kandırmaz
Bilmediği bir aşa, ekmeğini bandırmaz.
Tükenmeden sabırlar, kanatlanıp yare var
Ülkü Ahıska(Gülperi benim mahlasım)
