Tuzaklarım vardı yanıbaşımda
yıldızlar kadar parlak , büyüsüne kapıldığım
yıldızlardan uzak
ne merdiven aradım ne de tutunacak bir dal
sevmek için ne çok sebeb vardı
çığlık sağırları fısıltılarımı duyanlara kin tutmayın
hayırlı mı, harlı mı dilimdeki evetler
hayır demeyi , unuttum

üflemekle söner sandığım yangınlarda yandı
gül ağacı sandıkta saklı düşlerim
tek başıma yaşardım acıları
sevinçlerimde yanımda olsaydınız
saksıda orman misali dikili ağacım vardı
sulamayı, unuttum

aşk değil mi bir hevesmiş çocukca
geçer sandığım

bilseydim , bakmazdım leylaya
almadan mecnunun gözlerini
aşk
ar mı?
dilim dönmedi
düşünmekten yalancı cenneti
cehennemi unuttum

ne zaman aklıma düşse
dar gelen, o çıkmaz sokaklarda
kefareti ödenmiş
dudaklarının orucunu bozdum
ölmüş tahta kuşlarım vardı
gömmeyi unuttum


ağlaması yasaklanmış sevdalar yeşerttim
yenleri yırtık
serçe kuşlarım vardı yaralı
sarmayı , unuttum

simsiyah resimler çizdiğim
bulutlarım vardı
yağmasa da gölgesi yeten
bez bebeklerim vardı is kokan
koklamayı , unuttum

dün sağırdı
bugün ahraz
yarın kör
an simsiyah
adım neydi
unuttum

 

 
şiir: simsiyah
seslendiren: Yıldıray Coşkun

( Unuttum başlıklı yazı simsiyah tarafından 3.08.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu