Ezan okunurken sabaha karşı
Bir gariplik vardı tan ağlıyordu
Davudi bir sesle gam tuttu arşı
Bu sefere şeref şan ağlıyordu
Dur Hüseyin bu bir hile dediler
O zalim nefsine köle dediler
Onlar Allah bizle bile dediler Yüz çeviren dahi dön ağlıyordu
Muaviye nesli olur mu asil
Evladı resule kin kusan nesil
Böyle bir nesilden şer oldu hasıl
Muharrem onuncu gün ağlıyordu
Kerbela da mahşer yeri kurulmuş
Bebek Ali Asgar okla vurulmuş
Şah Hüseyin yavrusuna sarılmış
Kucakta can veren can ağlıyordu
Yezit denen lanet nasıl bir insan Bu vahşeti nasıl anlatır lisan
Cennette Muhammed, Ali ve Hasan
Çaresiz Fatıma kan ağlıyordu
Zeynel’in başında Zeynep beklerken
Kardeşini öpüp sevip koklarken
Cennet kapıları açmış beklerden
Melekler de an be an ağlıyordu
Rüyadan uyanan ümmü seleme
Uyandığı an da düştü eleme
Rabbım sabır dedi derdi çileme
Validemiz ümmü han ağlıyordu
Hazanım Allah’tan denildi yazı Hangi can dayanır bu nasıl sızı
Bağlanmış giderken oğlu ve kızı
Ardına baktıkça yan ağlıyordu