İNSANLIK  HALLERİ  ve  HÜNERLERİ  FARKLIDIR...

       Merhaba gönül dostlarım. Saygılar, sevgiler, selamlar ileterek bu konuyla ilgili görüşlerimi paylaşıma sunuyorum. Her insanın kendine göre özellikleri, güzellikleri, hünerleri, hobi alışkanlıkları vardır. El sanatları ürünlerini üretenler zaman çerçevesinde gururla sergileyebilirler. Özellikle ev kadınlarımızı işleyip , süslediği dikiş ve nakışları rengarenk, desenli oluşundan ilgi toplamaktadır.
       Hanım kızlarımızın yaptığı pastalar, börekler, kekler, yemekler, kızartmalar damaklarımıza ayrı bir tat vermektedir. Becerikli her kızımız da kısmetini de kolayca bulabiliyor. Çünkü her aile evine yakışanın peşine düştüğü gibi her gelin kızın da hünerli olmasını tercih ediyor. Beceriksiz olanlar kısmet arasa da düşüncesinin dışında ki beyle evlenmek zorunda kalıyor ve ayrılıyorlar.
       Ayrılmalarının sebepleri de malum . Her anne kızına yarının da lazım olan hünerleri öğretmek zorundadır. Kızını serbest bırakır, geleceğini umursamaz da nefsini düşünürse. O kızına bir ömür boyu bakmak zorunda kalır. Evermek istese de kocası uzun süre tahammül edemez. Sadece  hüner konusunu ev işleriyle değerlendirmemek lazım. Çünkü evlendikten sonra yuvanın nüfusu elbette artacaktır. Çocukların bakımı, giyimi, disiplini de çok önemlidir.
      Atasından göremeyenler ne verebilir ki !. Evladın büyüdükçe seni de hiçe sayarsa şaşma. Ona vereceğin eğitim çok önemli. Kültürsüz yetişen gençler topluma zarar veriyor. Sonuçta her kaza, bela da atasına mal ediliyor. Bu senin evladın değil mi?, neden yanlışlarına göz yumdun, doğruları öğretmedin diye suçlanınca  utanırsınız.  Yol yakınken her türlü eğitimi lütfen esirgemeyin.
       Bazı insanların cahilliğinden mi, yoksa inadından mı bilemiyorum. işleri yokuşa sürmekten, senin sıkıntı yaşaman dan adeta memnuniyet duyuyorlar. Oysa her şeyin kolayı vardır. Her insan bildiğini aktarsa sanırım toplumumuz da cahil insan kalmaz . İnsan halleri, huyları, hünerleri farklı olduğundan uyum sağlama da zorluklar yaşıyoruz. Kültürlü bir insanla, cahil bir insan ne kadar verimli dostluk kurabilir ki ? .. Mutlaka bir yönden patlak vererek uyumsuzluk  belirlenecektir. Her insanın farklı alışkanlıkları vardır. Bu bağımlılık bazen kötü yola da sevk edebilir. Vücuda zarar zehirli maddeler bellidir. Uzak durmalıyız.
       Hayatın serüveninde elbette sıkıntılar yaşamaktayız ama neşeli de oluruz. Bazen bize tanınan zamanı, fırsatları yeterince değerlendiremiyoruz. Yapılan her iyilik karşılıksız kalmaz. İnsanları küçümsemek bence aptallıktır.  Çünkü her insanın yaratılış şekli aynıdır. Yaşam tarzında talihinden dolayı artı, eksiler olabilir ama öldüğü zaman yine değişen bir şey yoktur. Sözün kısası dünyaya sade geldik doğunca bir bez ile kuşatıldık , ölünce de kefene sarılacağız.
    Yaşam tarzımızın doldur, boşalt şekliyle fışkı çuvalının ham malı olduğumuzu unutmayalım. Varlığımıza, sağlığımıza, kıyafetlerimize güvenip mağdur olanı da hiçe saymayalım. Üzerimizi ipek kumaşlarla kaplasak da , altın  takılarla süslersek de  vademiz yettiği andan itibaren soyulma işlemi başlar. Madem ki dünya kuralı böyle. Başkalarını hakir görüp incitip,  rencide ye değer mi ?.
     Bazı anlatılması gereken hususları da şiirlerimle özetlemeye çalışıyorum. Her şiirde ayrı bir konu işlediğim gibi her kıta da , mısra da ibret alınacak sözler, cümleler bulunmaktadır. Allah cümlemizi güzel ahlaklı, huylu, hünerli yetişmemizi nasip etsin. Kötü alışkanlıklarımızdan da uzaklaştırsın. Başka bir konuda beraber olup duyguları paylaşabilme ümidi ile hoşça ve dostça kalın.

*****  U Z A T M A  *****

Kestirme yol varken dolan mayalım,
Dönerken de dikkat et bulanmayalım,
Hatalı sollama  bilenme yelim,
Zaman daralıyor yolu uzatma.

Dostluğun gereği yapılır toka,
Düzgün olmalıdır kıyafet, yaka,
Önemli konu da olmaz ki şaka,
El sıkmayacak san  kolu uzatma.

Komşuya, çevreye zarar verme hiç,
Kuruyan pürüzü ta dibinden biç,
Kul hakkı hesabı ne kadar da güç? ,
Bahçenden çıkmasın dalı uzatma.

Gıybet, dedikodu hepsi de fena,
Kendinden sorumlu yaptıysa zina,
Sıkışık olsa da daire, bina,
Zan altında kalma dili uzatma.

Sevmek, sevilmekte dünya kuralı,
Zeki çok yıprandı yürek yaralı,
Malım yok, mülküm yok,sanma paralı,
Samimi değilsen  gülü uzatma.

*****   İ N S A N  *****

Geçim dünyasının dertleri bitmez,
Emekli olsan da maaşın yetmez,
Şişmanlık, zayıflık bence fark etmez,
Mecburen kemeri sıkıyor insan.

Gücün yetiyorsa iş bulup çalış,
Soğuğa, sıcağa, havaya alış,
Hasat zamanın da mahsulü bölüş,
Dertlerden, çileden  bıkıyor insan.

Ürettiğin mala pazar bulunmaz,
Ortam karışıyor  sular durulmaz,
Yetkili soruna  sıkı sarılmaz,
Bazende  rayından çıkıyor insan.

Fesatlık kişinin özünde vardır,
Kimilerinin de sözünde vardır,
Asık suratlının yüzünde vardır,
Araya fitneyi  sokuyor insan.

Fışkı çuvalının  Zeki ham balı,
Dünyada bırakır mülkü ve malı,
Uhrevi alemi tez  anlamalı,
Bedeni ölünce kokuyor insan.

Ispartalı  Zeki Çelik  TÜRKİYE İLESAM il temsilcisi.

( İnsanlık Halleri Ve Hünerleri Farklı Dır... başlıklı yazı Ispartalı tarafından 9.01.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu