İnsan Demde Bî-çâredir

Yıllar öncesinde yazılıp tamamlanmış, bir türlü gün ışığına çıkma imkânı bulamayan bu uzun soluklu şiiri, yayınlayıp yayınlamama aşamasında tereddüt içinde kaldım. Bilmekteyim ki son yüzyılda bu tarz şiir biçimi, eskimiş ve terk edilmiş bir tarzdır. Hatta bu tarz şiire rastlayan olmamıştır.
Bizim bu tarzı, şiirde denemiş olmamız, şiire farklı bir soluk getirmek içindir. Bu şiirin etkisinin ne olduğunu birkaç yıl içinde göreceğiz.
199l’de yazılan ve yazım süresi üç günde tamamlanmış bu şiirin sunulan bölümünü her ne kadar yayınlama isteği olmuş ise de erteledim, erteledik. Bu günlere geldik, sonunda.
Bu kaçışın fayda vermeyeceğine karar kıldığımızda birçok bölümünün her zaman diri olabileceğini, olduğunu görünce, bölümler halinde sunma cesaretini bulduk, kendimizde.
Bu çalışmamızın ilk kısmını dörtlük olarak yazmıştık, önceleri. Şiir kitaplarında “estetik” adı altında yapılanın bir sayfaya bazen iki-üç dize yerleştirmek olduğunu görünce her sayfaya beş-on dörtlüğü düz yazı biçimde düşündük. İsteyen dörtlük, isteyen beyit ve isteyen ise düz yazı biçiminde okusun.
İnsanın çaresizliğini yansıttık, tüm şiirde. Tarihten, edebiyattan, felsefeden, psikolojiden, şiirden, yönetim anlayışlarından, inançlardan, ülkelerden, kıtalardan, sanattan kırk yamalı bohça gibi duran eser, denenmemişi deneme alanında yazılması zor olan teknikle ortaya çıkmıştır. Kapalı ortamda yıllarca dinlenen bu çalışma da ilk çalışmalarımız gibi yazıldığı biçimde yayınlanmaktadır.
Yıllardır saklı duran bu şiiri, hangi ruh haliyle yazdığımı belirtmekten uzağım. Bu şiiri bir kere yazdıktan sonra eklemelerde bulunmak istedim ise de yeni bölümler yazamadım. Neden ve niçin? Bunu bilmiyorum.
Yıllardır edebiyat ve şiir içinde ortaya sunulan ürünleri okuyan biri olarak, şiir alanında böylesi başka bir eser ortaya çıkartabileceğimi de zannetmiyorum.
Yıllardır, okuduğumu, anladığımı özetlediğim bu çalışmamın, ileride vereceğim eserlerimin gölgesinde kalmayacağından eminim. Yıllardır bu çalışmamı yayınlamayı arzuladım. Kısa sürede yazılan ve öyle yayınlanan bu çalışmamızın ne derecede okur bulacağını bilmekten uzağım. Yine de herkese ve her kesime seslenen bu şiirin hak ettiği okura ulaşacağından eminim.
Okur bu çalışmayı sahiplenir ve benimserse bundan duyacağım mutluluk, beni bahtiyar eder. Herkese ve her kesime seslenen bu eseri, sahiplenecek olanlara ithaf ediyorum.
Mehmet Ali ABAKAY



İnsan Demde Bî-çâredir/1. Bölüm

-Huzuru kaybettim bulan olmadı-

San mutluyum rahatım ağlamıyorum / Kederi yırtıp attım artık içimden
San hüzün yumağı değil kalbim / Lakin acı bendedir bende.
***
San ayrılık olmayaydı alemde rahattım / Günahlarına ne olur ortak etme beni
San vuslat vardır bülbüle gam yok / Lakin endişe bendedir bende.
***
San dert bardağında dudak izi yok / Ruhta zulmetten eser kalmadı
/ San kötülük göç etti diyardan / Lakin dert bendedir bende.
***
San şairim karın doyurur yazılan / Bu yüzden tanınır oldu ayrıcalığım
San her şair sevilir tutulur el üstünde / Lakin aksi bendedir bende.
***
San acılarla yoğrulan ömründür/ Istırapla bütünleşen ruhumdur
San alemin acısı hediye sana / Lakin hazan bendedir bende.
***
San ne kılınç ne mızrak ne tüfenk / Kuzuya kardeş kılındı daim kurt San en
güzeli bu mısra’ı şiirimin / Lakin yalnızlık bendedir bende.
***
San Pinokyo hikâyesi bir yalandır / Doğru söyleyenlerin burnu küçülür
San Polyanna hiç yoktan masaldır / Lakin çaresizlik bendedir bende.
***
San yalan söyleyen değildir bizden / Aç kalıp uyku tutmaz gözler yok
/ San cennette yaşar öyle biliniriz / Lakin cehennem bendedir bende.
***
San sabah uyandın başladı yeni gün / Ne sel var ne felaket ne zelzele ne borç
San hasta yok ilaç fazlalık hekim işsizdir / Lakin çekince bendedir bende.
***
San zulmet ötesi nur ruhta kıvılcım / Gönle düşüp yakanda seni ateş
San cihan yeniden doğdu yeniden / Lakin çile bendedir bende.
***
San dünyanın kaderi böyledir işte / Değişmez yazgıdır efendimcilik
San bu içlikte yürürüz daim / Lakin bekleyiş bendedir bende.
***
San kalem kırılmadı olmadı demde savaş / Öksüz kalmadı kimse boynu bükük
San ekmek derdine düşmedi kimse / Lakin hüzün bendedir bende.
***
San alnında yok hüzün çizgisi asla / Ak izi yoktur derinden hiç saçta
San göz görür ayak tutar el tutar / Lakin ıstırab bendedir bende.
***
San karşımda durur dost bilinen kim varsa / Bana anlatılan sade sözde nasihat
San yardım edilmiş kalmamış insan / Lakin kebab bendedir bende.
***
San Mevlana söylememiş Mesnevi‘yi / Attar yazmamış Mantıku’t-Tayr’ı
San Şehnâme’de Firdevsî’nin yok adı / Lakin bilgelik bendedir bende.
***
San ceylanın sekmesi yok pınarda / Su içerken O’nu görmemiş Leyla
San kuşlar Leyla’dan haber verir / Lakin Mecnunluk bendedir bende.
***
San Eritre’yi bilmezem Kongo uzak / Açe Sumatra Çad ve Sudan /
San dünya bize kapalı kutu / Lakin çirkeflik bendedir bende.
***
San Kerem’i yakıp yok eden sevda / Aslı’nın tebessümünde gizli sır /
San her aşığın hayalindeki an bu / Lakin hasret bendedir bende.
***
San Ferhad’ı çılgına çeviren aşk / Şirin’in hayalidir akseden suda
San yıkılan kayadır parçalanan taş / Lakin yok oluş bendedir bende.
***
San Zin için ağlamamıştır Mem / Kapatılmadı bir an bile Mahzene
San hikâyesi aşkın esatir-i evvelin / Lakin yok oluş bendedir bende.
***
San Romeo ve Juliet için çekmedi acı / Saraydan kız kaçırma adetten değil
San şovalyelik özgü Donkişot’a / Lakin sesleniş bendedir bende.
***
San acıyı katık yapmak eskidi / Unuttu her yokluğu birden insan
San ağlamanın yerinde gülümseme / Lakin ağlayış bendedir bende.
***
San ayak topuyuz onlar oyuncu / Her vuruşta gideriz amaçsızca
San arenadayız onlar seyirci / Lakin çarpılış bendedir bende.
***
San bu şiirde anlatılan baştan boş / Tarih koskoca yalandır ortada
San yanlışlık hep bu minvalde / Lakin doğruluk bendedir bende.
***
(Devamı Yarın)
( İnsan Demde Bî-çâredir başlıklı yazı MehmetALİ tarafından 13.11.2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu