Başlıya baş eğdirdi Türk kavminin fertleri...
Dört bir yanda kuruldu Oğuz’un Türk yurtları...
Tanrı Dağ’dan Altay’a, Himalaya sırtları...
Demir bilekli Türkler, sık tutardı hatları...
Yıldırımdan hızlıydı Türk’ün yağız atları...


Var mı daha eskisi, ezeli çağlardanız...
En sarp kayalıklardan en yüce dağlardanız...
Şehit olmak isteyen bugünkü sağlardanız...
Hangi miğferi delmez Türklerin pusatları...
Tanrı’dan imtiyazlı mukaddes ruhsatları...


Alp Er Tunga İl Hakan, Tomris Katun Türkan’dır...
Teoman’dan Mete’ye, İstemi Han Gürkan’dır...
Çağrı Beğ ve Tuğrul Beğ ikisi de furkan’dır...
Türkleri durduramaz kahpe Çin’in setleri...
Dağ gibi yığın olur gebermiş cesetleri...


Konstantin aşılamaz diyordu ya Papa’lık...
Bizans imparatoru kaşındı tam sopalık...
Kuşatma yiğitleri hepsi altın kupalık...
Bizans’ın şairleri yazarken balatları...
Dağlardan çekiliyor kadırga halatları...


Nemçe İlleri bilir titrerdi şu Kosova...
Yarıdan az kuvvetle galibiyet Haçova...
Avrupa’da kalmadı Türk’ü görmeyen ova...
Defalarca bozuldu Haçlının cellatları...
İlahi buyruk idi, Türk’tü musallatları...


Tobruk Muharebesi unutamaz İtalya! 
Mussolini birzaman benim derdi Antalya...
Elinde kala kala bugün sade Sicilya...
Osmanlı nara atsa Otranto imdatları...
İnletir yeri göğü, titretir serhatları...


Napolyon iyi bilir, Filistin’i Akka’yı...
Türkler olmasa diyor, alırdım tüm Asya’yı...
Fransa istiyordu diriltmek Kilikya’yı...
İkiz gibi benziyor Ermeni suratları...
Çukurova başardı imkansız cihatları...


Rusya liste isterse, her Türk’ün Şamil adı...
Katerina sanıktı, Baltacı Paşa kadı...
O gün bugündür Ruslar aldılar tabi tadı...
Peşkeş çeker oldular, Türklere avratları...
Çekik gözlü doğuyor baksana evlatları...


Topyekün büyük şenlik, Çanakkale büyüsü...
Hala bilinemiyor kaçtır şehit sayısı...
Getirmedik kim kaldı ey İngiliz ayısı...
Denize döküldüler koloni veletleri...
Böylece kesilmişti İngiliz biletleri...


Milli Mücadele’de Mustafa Kemal destan...
İngiliz teçhizatı Yunan’ı etti mestan...     
Dumlupınar’dan sonra alayı giydi fistan...
Boşa çıktı dünyanın bitirme gayretleri...
Kanla canla kurarlar Türkler hep devletleri...


İki üç bin senedir, bu hep böyle olmuştur...
Her asırda sayısız Türk şehitler dolmuştur...
Türkler şu yerküreye sökülmez kök salmıştır...
Ne zaman iyi idi, gâvurun niyetleri...
Ödemesini bilir, Türk zafer diyetleri...


Takva Allah’ın emri, savaşmakta emirdir...
Türk savaş takvasında, parlayan bir demirdir...
Rahat yatakta ölmek, kim der uygun ömürdür...
Kavuştur Rabbim gelsin şehadet saatleri...
Daha pek çok zaferler Allah’ın vaadleri...







28 Şubat 2016, günün son saati...
Alp Aldatmaz



Nemçe; Avusturya
( Türk Destanlarından Bir Yumak başlıklı yazı Alp.Aldatmaz tarafından 5.03.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.