YAPRAKLAR DA ... İBRETLER DOLU
Saygıdeğer gönül dostlarım. Sevgiler,selamlar size. Bugünkü söyleşimi yapraklar da ibretler dolu diyerek sürdürmeye devam ediyorum. İnsanlar ile yaprakların kıyaslanmaması gerektiğini düşünebilirsiniz. Ama kaderlerinin ne kadar insanlara benzediğine, söyleşime kulak verdiğiniz de anlayacaksınız! .
İnsanlığın yaratılış şeklini hatırlayalım. Allah balçık çamura can vererek,
Havva anamızı yaratmış. Havva anamızdan da , Adem babamızın birlikte yaşamalarını sağlayarak üretimi artırmış. Yaprakların da oluşmasına vesile Kainatın sahibi Yüce Yaradan. Hava, su, toprağın birbirlerine destek vermesiyle tohumlar saçak salarak önce fidan, geliştikçe de ağaç olarak doğada ki görevini tamamlamaya çalışıyorlar.
Her ağaç zamanı geldikçe dallarını dualar ederek semaya açmakta, yapraklarla birlikte çiçekleri koku saçmaktadır. Mevsimlere göre meyveler olgunlaştıkça insanoğlu ve diğer canlılar istifade etmektedir. Konumuz yapraklar üzerinde ki ibretler olunca fazla dağıtmadan aklımın erdiğince anlatmak istiyorum.
Bir yaprak oluşmadan önce ağacının kökünün toprak altına saçaklarını artırarak suyun, gübrenin sayesinde vitaminini alması gerekiyor. Bu enerji ile dalların yeterli düzeyde açılması gerekiyor. Çiçek ile yaprağın açılımı hemen hemen birbirine aynıdır. Çiçekte domurcuk oluşurken yaprakta da toparlanıp küçük yapraklar tomurcuk gibi görünerek gün geçtikçe büyümektedir.
Çiçekler meyveye dönüştükçe kaybolur veya açtıkça kuruyup dökülür. Yapraklarında mevsimine göre yeşerip, soluşuna her sene şahit oluyoruz. İnsanların yavruyu koruduğu gibi dallar, yapraklar da çiçeklerini, meyvelerini korumaktadırlar. Onların da belli bir ömrü olduğu gibi, İnsanların hatta tüm canlıların ömürleri sınırlıdır. Kainatta tek baki kalan Yüce Allah dır.
Duygularımı özetleyecek olursam diyorum ki madem ki yapraklar misali yeşerip, soluyorsak bizlere biçilen ömrümüzü Allah'ın emirlerine, Peygamberimizin sünnetine, Kuranı Kerimin ayetlerine uyup, uygulayarak, kulluk görevimizi yerine getirerek, yaprakların meyvelerini koruduğu gibi yavrularımızı da koruyarak güzel yetişmesine vesile olarak, inancımızdan taviz vermeden aslımızı, neslimizi, Vatanımızı, Bayrağımızı savunarak yaprakların bile birlik beraberlik için de yaşadığı gibi bizler de ibretler alarak kardeşçe yaşasak daha iyi olmaz mı?.
Doğa harikalarından ders çıkaracağımız o kadar çok konu var ki sırasıyla anlatsam bir kitap almaz. En iyisi sözlerin özü olan şiirlerimle konuyu özetle
noktalayayım. Ruhumuzun gıdası olan güzelliklere çok ihtiyaç var. İnşallah yapraklar misali kuruyup gazel olmayız. Allah sağlıklı ömür versin , kimseyi kimseye muhtaç etmesin. Hoşça kalınız, dostça kalınız.
* YAPRAKLAR *
Kökene bağlıdır gövdesi, özü,
Rüzgar, yel estikçe söylüyor sözü,
Dallara döşenip gülüyor yüzü,
Topraktan vitamin alan yapraklar.
İri de, ufak da mevcuttur damar,
Yağmuru, güneşi içine emer,
Yaralı olanlar sessizce iner,
Meyveyle ağaca dolan yapraklar.
Mevsimlere göre şekli değişir,
Gübreyle, ilaçla parlar gelişir,
Kuşlara, böceğe mecbur alışır,
Bahar da kıvamı bulan yapraklar.
Oksijen, havayı bizlere sağlar,
Görünüm rengarenk yeşile bağlar,
Süresi dolmadan bir müddet eğler,
Sonbahar, kış günü solan yapraklar.
Silip, süpürüyor tipi, fırtına,
Çuvala dolduran alır sırtına,
Zekiliği biter bakmaz ardına,
Bir varmış, bir yokmuş yalan yapraklar.
* GÜLLÜ YAPRAKLAR *
Teslimi simgeler sarı, beyazı,
Kırmızı olanın vardır niyazı,
Kavun içi, gri, kahve, kirazı,
Eflatun, pembe renk, allı yapraklar.
Nasırlı ellerle toplanır onlar,
Esansa dönüşür desenle tonlar,
İnsana ihtiyaç yararlı bunlar.
Dikenine bağlı dallı yapraklar.
Elleri uzatır iner özüne,
Şifalı lezzeti koyar yüzüne,
Mis koku salıyor bahar,yazına,
Arıların dostu ballı yapraklar.
Gül şehri ilim de Rosense mevcut,
Tenine sürdükçe algılar vücut,
Saygısız, zalimi düşündür, acıt,
Aşkın iksiridir dili yapraklar.
Ispartalı Zeki gururla yazar,
Dünya genelinde buluyor pazar,
Mavi boncuk takın değmesin nazar,
Güzellik sembolü güllü yapraklar.
Ispartalı Zeki Çelik TÜRKİYE İLESAM il temsilcisi.