Türk-İslam âlimleri serisi – 6

 

 

     CÂBİR BİN HAYYÂN – 2

       D.H. ?  – Ö.H. 200/815

İslâm kimyacılarının en ünlüsü

Tabiat filozofu ve çok yönlü âlim

 

Tan adı; Ebû Mûsâ Câbir bin Hayyân

Bin Abdullah el-Kûfi diye geçmektedir,

Künyesi Ebû Abdullah diye bilinir,

Ebû Mûsâ Câbir bin Hayyân da denilir.

 

Bulunmaz hayatı hakkında fazla bilgi,

Eserde yazar “Ebû Mûsâ” künyesi,

Câ’fer-i Sadık’ın, sadık bir talebesi,

Batini ilminde bir üstattır Cabir’im.

 

Ona “Efsanedir, gerçek değil” demişler,

Onun var olduğunu kabul etmemişler,

Çoğunluk ise, eserleri delildir der,

Aslen Yemen diyarından denir Cabir’im.

 

Cabir’in babası Hayyân, Ezd soyundandır,

Babası ki, Kûfe’de attarlık yapmıştır,

Hayyân, Emevilerce idam edilmiştir,

Horasan bölgesinin nurudur Cabir’im.

 

Çoğunlukla Kûfe ilinde yaşamıştır,

Câ’fer-i Sadık’tan hadis dersi almıştır,

Kûfe, kimya ilmi için güzel mekândır,

Câ’fer’i, hikmet kaynağı sayar Cabir’im.

 

Devrin yöneticilerini hiç sevmemiş,

Bundan dolayı da pek çok memleket gezmiş,

İlim-hikmet sahipleriyle sohbet etmiş,

Birinci derecede kimyacıdır Cabir’im.

 

Filozof ve astronomi bilgini denir,

Aynı zamanda tabip olduğu söylenir,

O, tabiatla da yakından ilgilenir,

Modern kimyanın kurucusudur Cabir’im.

 

Deneysel metotları ile öne çıkar,

Batılı âlimler ona övgüler yazar,

İlim için gecesini gündüze katar,

Pek çok âlimi etkilemiştir Cabir’im.

 

İnsanı küçük âlem olarak belirtir,

Büyük âlem ise kâinat demiştir,

Tabiat felsefesini önemli bilmiştir,

Hadiselere yorum verendir Cabir’im.

 

Belirttiğine göre madenler cıvadır,

Kükürt birleşiminde farklı oran vardır

Semavi kuvvet tesiriyle olmaktadır,

Madeni, gezegen nişanı sayar Cabir’im.

 

Madenlerde rûhi özellikler keşfetmiş,

“İksir” kavramı ile de bunu belirtmiş,

Her element değişmez on yedi de demiş,

Yedi çarpı dört yirmi sekizdir Cabir’im.

 

Sayılarla elementleri tarif eder,

“Bir-üç-beş-sekiz elementte sabittir” der,

Arap alfabesiyle de bunu teyit eder,

Bunu kataloglarla destekler Cabir’im.

 

Allah’ın birliğini her nesnede bulmuş,

Nesneler O’ndan gelip,  O’na dönüyormuş,

Allah dileyince her şey hayat bulurmuş,

Allah’ın birliğini savunur Cabir’im.

 

Ruh ile cesedi de bir bütün saymıştır,

Der ki; “ Ruh ve ceset birlikte bir varlıktır,”

İnsanı, rûhani varlıktan üstün saymıştır,

Kur’ân’a tam uyum içindedir Cabir’im.

 

Der ki; “ Nefis, cisim olmayı arzu eder,

Kimya temelini “Mizân ilmi” teşkil eder,

Mizân teorisi “ İlmü’l-Havâs”a gider,

Madde arasında benzerlik var” der Cabir’im.

 

“Kitâbü’l-Hâvas’ta çok şeyi eleştirir,

“Tabiat taklit edilebilir” demiştir.

Teziyle Eflatun’dan da ileri gitmiştir,

“Madde, matematiğe dayanır” der Cabir’im.

 

Gramerle, fizik arasında uyum bulmuş,

Dil ile tabiat benzer kanunlara uymuş,

Harflerin uyumu dili oluşturuyormuş,

Yeni diller oluşturulur” der Cabir’im.

 

Aristo’yu batini bir dille yorumlar,

“Zamanı da hareketin sayısı” sayar,

Halden hale geçişe yeni yorum yapar,

Oluş ve bozuluşu anlatır Cabir’im.

 

Latin dünyasında “Geber” diye tanınır,

Batıda onun adına külliyat vardır,

Araplarda “Kitâbü’s-Seb’in’le anılır,

“El-Fihrist”in yazarı bilinir Cabir’im.

 

Üç yüz risaleyle felsefeyi anlatmış,

Üç yüz risaleyi mekanik için yazmış,

Beş yüz risaleyle tıp ilmini anlatmış,

Bin üç yüz risale, harp aletidir Cabir’im.

 

“Kütübü’l-Mevâzin” kimya ilmi içindir,

Külliyat paha biçilmez kaynak denilir,

Onun kişiliği tez konusu edilir,

İlim dünyasının lideridir Cabir’im.

 

İlmin temelinde iman ateşi yanar,

Hakk aşkıyla nice kalemler ilim yazar,

İlim, bal peteğidir, tadan aşka doyar,

Âlimler kaleminden nûr damlar yiğidim.

 

Attar: Baharatçı, güzel kokular satan kişi.

Mizân İlmi: Niteliklerin, nicelik diliyle ifadesi.

Arsenik: zehirlilerin en zehirlisi!

 

Şair, Araştırmacı, Yazar: Abdullah Yaşar Erdoğan

 

Cabir Bin Hayyan der ki: "Allah bize fizikî kanunlar vermiştir. Bunlarla bitki, hayvan hatta insanın benzerini yapabiliriz. Allah beşere öyle kabiliyetler bahşetmiştir ki, beşer, kâinattaki bütün sır perdelerini bununla çözmeye muktedirdir."

Cabir Bin Hayyan der ki: "Madde yoğun enerjidir. Bu yüzden Yunan fizikçilerinin maddenin bölüne bölüne parçalanamaz en küçük bir parçayla son bulduğuna ve maddenin bu sayısız parçalanamayan kısımlardan meydana geldiğine dair iddiaları yanlıştır. Onların parçalanamaz en küçük parça, yani atom olarak tabir ettikleri bu nesne parçalanabilir ve bu parçalanma neticesi büyük bir enerji hâsıl olur. Bu öyle bir enerjidir ki, bir habbeciğin (taneciğin) bir şekilde parçalanması, Allah saklasın, Bağdat gibi büyük bir şehri yok edebilir." Bu da gösteriyor ki Cabir bin Hayyan başta Niels Bohr, Albert Einstein ve John Dalton olmak üzere Batılı bilim adamlarından 1.000 yıl önce atomla ilgilenmiş ve bu konuda fikirler ileri sürmüştür.

( Cabir Bin Hayyan 2 başlıklı yazı rasay tarafından 22.03.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.