zaman devrilirken
evrenin paslı basamaklarından
s/ağır bir sancı
ölüm muştusuna uyanır

boranlı dağların ardında
güneşin eğreti gülüşü
takılır rüzgarın sert eteklerine
bir martı çığlığı,yırtar geceyi
katre katre ağudur akan asumandan
yıldızları söker alır,doldurur ceplerine
hırsız zaman
usumuzda çatık bir ölüm dolaşır
alnımızda güz sarısı
sırtımızda kara yafta
kırık papatyalar yasta
bahar zehirli zakkum
bozkırlar kurak
artık ölümdür,kokan  toprak

zaman mührü vurur
gül kurusu uçuk dudaklara
artık soyunan ağaçların
çürük yapraklarıyız
ayak izlerimiz yapışacak toprağın yüzüne
puslu yalnızlık
sinecek viraneliğimize

güneşin son yansımalarıdır artık
buruşuk ellerimizle
sarkan derimizle
boyası akmış saçlarımızla
veda bile edemeyeceğiz belki de
oyun parkındaki torunlarımıza

sislerin içinde,cama vuran siluetimiz
avuçlarımızda gelin kınası ellerimiz
son duasını edecek
ve sonsuzluğa yumulacak
küf tutan buğulu gözlerimiz

( Zaman başlıklı yazı sevtap tarafından 7/29/2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu