Online Üye
Online Ziyaretçi
Adın aşk…
Bade-i hayat
Andığımda ismini dilimde bal
Damağımda lezzet
Gözlerimde perde perde saadet
Ez cümle
Mutluluk varlığın
Yokluğun
Bi cümle
Hezimet…
Adına nice âşıklar derdest
Damarlarımdan akan hayat pınarı
Senin ekseninde döner evren
Kurtlar
Kuşlar
Bütün ahval-ı beşer
Sen diye iniler
Ey saadet-i mütefekkir
Açıktır kapılarım
Çekinmeden gir…
Sana bin asrın ötesinden
Aşk tohumları getirdim
Âdemin Havva’sının gözlerine
Düştüğü yerden
İrem bağlarından topladım
Naif üzüm tanelerini
Gör bak her bir tanesi
Aşk sarhoşu
Her biri dudaklarının kıyılarında
Salkım saçak Yusuf
Gömlekleri lime lime edilen
Adının muhafazasında
Bir ihtilal oluyor duyumsamalarım
Kördüğüm oluyor aşka tevessül ederek
Sen sevdanın dudaklarında
Misk-i amber
Yokluğunda açılır ölümün kapıları
Ah nazarı taksimim
Düş kırığı zamanların içerisinde
Öksüz benliğimin sahibi
Öp beni kimsesizliğimin
Yürek terennümünden
Aşkın esrarına topyekûn
Yetim bir şarkıdadır dilim
Adınla başlayan tarihtir , insanlığın tarihi
Ve bütün aşkların anası sen
Adını her andığımda
Geçerim kendimden…
Âdem Efiloğlu