kırık dökük kelimeler ve yıpranmış imgelerle seslenince
adının içindeki sesli harfleri uzatarak
eğirilmiş acılardan örülmüş ne varsa
ki vardır yıkıntılar arasında böylesi ömürler
annemi anımsayıp sana gülümseyebilirim
terennüm edebilirim mağfiret bestelerini
yağmasa yağmur solmasa çiçek
boyayabilirim yeniden gökyüzünü
sensiz geçen gecenin pis kokmasa sabahı
ışıltılı bir kervana saklayıp gözlerini
ya da ağ’lasa kendini yalancı bir mevsime
esmerliğini ademden almış ankebut çocukluğum
aşka bu kadar ikircikli yaklaşmasa

defne yaprağı kokan bir şiirle seslenince sana
uzanıp kelimelerin kovuğundaki umuda
bitiriversem savaşları yurdumda
ve son bulsa işsizlik
son bulsa haksız vergi alımı haksız gelir dağılımı
halolsa kürt meselesi toplumsal cinnet kadına şiddet
her şey kendi kökü üzerine yeşerse
ensesine birkaç el sıkılsa zulmün
inletmese hiçbir şey sevişmek dışında
yitmese sevgi sesler ve renkler içinde
köpüklerinde umutlarımızı yüzdürdüğümüz nehirler
menderesler çizerek sonsuzluğa aksa

yaralı bir umudun sesiyle seslenince sana
sesimde kuş ve çocuk ölüsü ağıtlarımla
titreyip kendine dönse dünya
göğe asılı kalsa mücrim ve asi yıldırımlar
ki kıyıpta düşmesin bebek beşiklerine
ademden kalma pusatları kuşanarak
yönelsin diye gerçeğe dünya
kabul edilsin bir şiir bir dua bir isyan
ki göğsümüzün soluğumuza dar geldiği bilinsin
bilinsin kasvetlidir sevginin yolu
uzanmasın hiçbir el hiçbir ihanete 
ve değmesin hiçbir dil hiçbir yalana
( Zor başlıklı yazı bengiz tarafından 12/28/2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.