güneşi sıcak camın arkasında karşılayanlar için derin bir uyku vardır
ilk iki cemre düştükten sonra kalbi yaralayan bir endişe
ki kabus onun uzantısında  veya ilintili bir mesafededir

şöyle başlar 
toprak tersinden düşen yağmurun göğe yağma çabası
o zaman bulut hangi iklimi dolduracak söylenmelidir
mırıltılar baş ucunda tonlarca kedi yumağı
biz gidiyoruz deyince
gitmekle başlayan bütün eylemlerin peşinde
kalbi kırık bir ölü nöbet bekler

su kırgındır 
ve dalgınlıkla kendine atılan taşı boğar
geceyle arasını süsleyen her intihar
gölgesini gizlemek için kendi cinayetini tasarlar

omuzunda boylu poslu kılı adamın eli
oraya dalıp nefret etmek için methiyeler topluyor sana
nedense sağlıklı ama yağlı koyun etiyle besili 
boğumlu parmakları var
aptalca ve gaddarca seviyor teninin üstünde ki elbiseyi
inebilse çürüyecek elleri babişkonun
ve şişkonun kalbinde yaşayan devam maması

ona ölü gözüyle bakan bir kapı çarptı demin
muhakkak içi boş değildi cereyanlar fısıltılar ve diğerleri
kum saatinin altında beklediler
ona ait olmayan bu ırmağı görmesi yasaklanmış
bir rüya hali ve uyanış kırmızısı
sarılınca ne çabuk unutuluyor her şey.

( Şöyle Başlar başlıklı yazı molilaz tarafından 19.02.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.