İletirim bütün iyi temennilerimi
kendime yabancı yapanlara beni.
Giyinirler toplama bilgisayar gibi
örterler muşamba suratlarına geceyi...




Yıllarımı harcadığım içim-dışım birdi 
ayaklansa Yahudi lobisi
bitiremezdi bir celsede işimi...



Desibeli yüksek kahkahalarım
yayılır kalay makamında...
Sıfırın altında sırça ruhum
gezerim Azer Bülbül kıvamında.
Bakarım utanarak içimdeki yaraya.
çırılçıplak bir aynada titrer içim...



Sanırsınız kaldım sokakta
alkolik kocam yüzünden beş çocukla...
Vallahi parçalanır içim 
tel örgüler takılır alnıma.
Savaşacak gölgeler bırakmadılar bana...



Yüreğimde hep tırnak izi
burnumda hep rutubet kokusu.
Harcandı sevmek-sevilmek adına hayat
yıkılır kaderin cilvesinde
yere basmayan hayaller bir bir...



Yorgun bir savaşçı asılı durur 
yüzümdeki çizgilerde...
Ayakta bütün hücrelerim
yol ayrımında söyleyemediklerim.
Ağır bir ders senden kalan
hayallerin üzerine inşa edilir beklemelerim...



Sahi neydi hayaller...


Yağmurun yağması mı?


Damlaların yüzüne vurması mı?


Pencerenden içeri dolan toprak kokusu mu?


Ya da ıslanmayı beceremeyen cenabet ruhumuz mu...


Oysa;
Koymuştum hayatımın merkezine seni , çemberden içeriye girmek çok mu zordu...





Ferda Özsoy
( Çemberin Dışında Kalma başlıklı yazı ferda'ca tarafından 1.03.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.