O yüksek sesli ısırgan yalnızlığın

Kanlı patikalarından geçiyorum

Yüreğimde eskimiş aşk kesikleri

Gönlümde hüzzam ayrılık türküleri

Sesler çoğalıyor sona ilerledikçe

Gün kısalıyor ansızın kendi içinde

Aşk asi bir tabu gibi bileklerimi sıkıyor

Ruhumun kelepçelerinde gecenin ıssızlığı

Hiddetli sözlerinde kıyamet bildirileri

 

Ne çok çoğalmadır oysa aşkı düşünmek

O rüzgâr koylarında kendimle sevişmek

Kurumuş ağaçlar gölgesiz vakitler ayininde

Yalnızlık hengâmesini fısıldıyor deli rüzgâr

İliklerimi titreten üşümüş elli gecelerde

Ne çok yaşamaktı senli uykulara dalmak

 

Döngüyle evrimler geçirirken şu yaşlı kâinat

Ben asil yansımalı apoletler takıyorum aşka

Ruhların sevişmesi geçiyor birden perdeden

Yaşamın kaygan nehirlerinde huysuz çağıltı

Merhabanın gülümseyişi masum bir yakarı

Gülüşlerini asıyorlar katran karası gecelerde

 

Senden arta kalanları toplasın şimdi sakiler

Hıncının yastıklarına göm inatçı ruhunu

Ateşlerle seviştir bedeninin gök sevilerini

Eskimiş dünlerle avut o serkeş gönlünü

Bakir kâbusların tufanı başlasın yüreğinde

Kafesine dar gelen azaplar boğulsun içinde

Gül bahçelerimi de sökerim bir gün ellerimle

 

Selahattin YETGİN

( Yüreğimde Eskimiş Aşk Kesikleri başlıklı yazı S. Yetgin tarafından 3.03.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.