Geçmişten sabıkalı bir sessizliksin, asırlardır yürüyorum yurduna
Rüzgârın yoldaşıymış özlem, ay ışıklarını biriktiriyorsun ruhunda
Yalnız seni yazıyor kalemim, suskularımda bile sen varsın unutma
Cinnet kasabalarını geçiyorum, sen kokuyor mevsimler Züleyha.


Bütün acıları koynumda beslerim ben, aşkın iksiriyle büyürüm
Savunmasız bir davadır varlığın, bir yara ki, hep sana ölürüm
Yüz rengi varmış güneşin, sevinin ışıltılarında bine bölünürüm
Salla ayrılığın tahta beşiğini, uyurum aşkın ninnisiyle Züleyha.


Analar çocuk doğurmazsa bir gün, sular sevgisiz yurtlara aksa
Kitaplar cenneti inkâr etse bir gün, zebaniler ruhumu da yaksa
Her ömür değeriyle değiş tokuş edilse, sonsuzluk bizi kucaklasa
Yorgun gövdemin pasını dudağınla sil, sarsana gövdemi Züleyha.


Hükümsüz dargınlıkların mahzeninde saltanat, hayat yamalı düş
Hızla akıp giden günlerin gölgesinde beden, dudakta hazin öpüş
Gözyaşının saraylarında yaşıyoruz biz, köpükten kuleler örmüşüz
Gönlünün sahra hapishanesindeyim, gel yokluğu da bölüş Züleyha.


Aşk baki kalsa bu gök kubbede, tabutlarda hep mutluluk taşınsa
Sarı aksa bütün denizler, umarsız, meçhul yangınlar hiç olmasa
Engin maviliklerde şölenler kurulsa, masalların sonu mutlu olsa
Aşkın sıratında mutluluk taşınsa, yolumu beklemese artık Züleyha.


Selahattin YETGİN
( Sen Kokuyor Mevsimler Züleyha başlıklı yazı S. Yetgin tarafından 3/23/2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.