Saçların bir rüzgar
Meltemi bana doğru esen
Uykusuz yüzüme dokunuyor kızılı
Hinoğlu hin uykusuzluk gülümsüyor şimdi
Cezasını seninle kestim diye
Gecenin saat tam üçünde

Gözlerim açık
Islak nemli
Ama yok senden başka göreceği
İnsansız bir sayfiye yerinin ezan sesiyle uyanan
Köpek feryatları başlayacak eli kulağında
Açlıklarının sebebi beslendikleri yaz günlerine dayanan

Göz kamaştırıcı bir sabah başlayacak sonra
Dağların arkasından
Yağmurla ıslanan
Güneş belli belirsiz gösterecek kendini
Ve hayalinle bağlayacak gözlerimi
Şimdiden sabaha mumyalandı yüreğim

"Dilsizlerin gümüş diline"
Aşktan başka bir şey bulaşmadığı bir günün heyecanı
Horozların gırtlaklarından gelen notalara eyvallah diyecek
Ve köpükler makinelı tüfek gibi coşacak denizde
Sevdanın mürekkebinin rengini alacaklar
Vefalı martılar yaz günlerini özlerken dalgalardan bir nimet bekleyecekler

Kış ortasında
Gözlerim yeşil halen
Ve biraz da mavi belki de
Bana doğru gülümseyerek eğiliyorlar daha geceden
Kim bilir sabah ne kahkahalar atacaklar
Onlar çok iyi biliyorlar benim yalancı bahar olmadığımı

Veranda ıslaktır şimdi
Düşünüyorum da geleceğin günü
Sevinçten ağlar mıyız yoksa gülerek çay mı içeriz
O veranda da
Ama mutlaka bir kaç sabahı karşılamalıyız seninle
Bu günkü gibi fakat göz göze yan yana

Her şeyi özetleyip
Süsledim imgelerle
Bir devrim gerekiyor devrimci ruhuma
Yüreğimin yalnız senin için attığı
Şarkıların yalnız senin için ağladığı
Güneşlerin ikimiz için doğduğu

Birlikte toplumsal şiirler yazdığımız
Ama arasına sevdamızı da serpiştirdiğimiz
Öyle bir devrimci ruh ki
Açlığı sefaleti yoksulluğu yolsuzluğu kaldıran
Sevmelerin gerçek olduğu
İhanetinse yalan

Bak saat dört oldu
Ben halen yazıyorum
Kulaklarımda hayat dolu sesler yankılanıyor
Sessizliğin içinde umuda bir ses benim için
Bu coşkulu yankılanmalar
Ve senden bir nefes her çınlaması

Saçlarının rüyalandığım esintisi
Sabaha erdirdi beni yine
Kızıllığı güneşin mahzun kızıllığı
Bilinmeyen tılsımlı bir şeyler mi özlediğim
Yoksa hayatın gerçeği mi
Senden mi alıyorum bu güzel söyleyişlerin tınılarını

Kutsal bir sevinç kapladı içimi
Sanki yazdığım her şey bir nakarat
Dünya bir temaşa derlerdi de inanmazdım
Gece mi benimle oynuyor ben mi gece ile
Hani bir fırtına kopsa şimdi de 
Saçlarının rüzgarı erkenden dolsa içime beklemeksizin
Gecem uysa temaşa sanatına

Şimdi vakit çok geç mi erken mi bilemedim
İşte yavaşça ağarıyor gün
Geç desem sabah oldu
Erken desem geceden ayıp
En iyisi yine gözümde göllensin hayalin
Merhaba derken yeni güne

Yazan ve Seslendiren Mehmet Fikret ÜNALAN
( Gece Temaşa Ve Yeni Gün başlıklı yazı MehmetFikret tarafından 3/26/2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.