1
Boyundan büyük işlere kalkışmış
Ağır aksak giden iki büklüm dere
İçinde bir sıkıntı biraz kabarmış
Özlemiş aslında kuş cıvıltılarını
Hasretmiş epeydir kuzu sesine
Kaç gündür baharın adı varmış
Bütün suç sanki denizde
Çalı çırpısını toplamış
Almış eline kırık bir dal parçasını
Balıklar şaşırsa ya bir kez bu işe
Atmış tepesi güya soracakmış hesabını
Nerde kalmış eski yağmurlar
Şöyle bir uğrayıp geçerlermiş
Rüzgârsa şansını zorlar
Birkaç yaprak koparır gidermiş
Meğer haziran hatra binaen gelmiş
Kirazların içini bir kurt kaplamış
Zaten tadı mı var yanındaki vişnenin
Dökülmüş daha olmadan küçük kızıllar
Koyunlar derdinde geviş getirmenin
Çobanlar dağlara baka kalmış
Çalınmıyor eskisi gibi kavallar
Nasıl götüreceklerse bu sürüyü
Kepenekler ıslaklığı hiç takmamış
Hangi yalanlar kandıracak köylüyü
Yukarıdaki uzayan kavgalar
Anlatacak masal mı bırakmış
Ya onlar ne yapsın küçücük yerde
Doluyu düşman bilen bir ekinler olsa
Görülmüyor nerdeyse dutu günebakanı
Zaten doluşulmuş derme çatma kahveye
Çaylar gerçi sıcak ucuz nasılsa
Ne yapsın ya çocuklar camlara sinmiş
Gelen belli yok ki acıktıkları
Meğer haziran hatra binaen gelmiş
Nasıl düşmanca bakıştılarsa öyle
Hep korku içinde kalmış gökyüzü
Bir hışımla çarpacaklarken
Çıkıverip karşılarına güneş
Söylemez mi onlara son sözü
Ne gürültüleri kaldı ne patırtıları
Son buldu bu keşmekeş
Yoksa yine ağlayıp duracaklardı
Aslında yeter diyordu koca reis
Yağmur başka bahara kaldı
Yıldızlar haber salmış geceyle
Doymuş suya artık ağaç toprak
Yeşillik, çiçek ve şairdeki nefis
Pek iyi etmiş aralarını bularak
Parlayacaklarmış yine sakince
Şarkılara türkülere sığınarak
Sonra yakamozlar ve deniz
Artık herkes dinlenmeliymiş
Meğer haziran hatra binaen gelmiş
Dr.süreyya önder