İstanbul gibi çöktün üzerime;

 

Benliğini götürdün, duygularımın.

Bakarken

Sarayburnu'ndan öteye,

Gözbebeklerimde yalnızlığın,

Çok derin.

Dolaşıyorum

Beyoğlu'nda

Kimsesiz, biteviye

Eller cepte.

Sokak çocukları bile gülüyorlar

Halime.

Utanmasam, içeceğim

Hayat kadınından bir sigara.

Kaybolmuşluğumun

Acı Islıkları, kulaklarımda.

Kendimi arayıp,

Bulamıyorum,

Rumelihisarı'nda.

Ayrılık rüzgârları,

Bırakmıyor anılarımızı.

 

Emirgan Çınaraltı'nda, demli bir çay

Cilveleştiğimiz

Bu masa, sandalyeler,

Tanımıyorlar artık beni

Ne güzelim günler,

Ne de mevsimler.

Hala yaşıyor mu

Rumelikavağı'ndaki restorantda;

Tatlı anlar, bitmeyen hevesler.

 

 

İmkânsızın olduğu yerde

Çaresizlik;

Öyle teslim alıyor ki beni,

Gözlerim Şam biberi gibi açık.

Yüzümde

Bitmeyen dağınıklık.

 

Gizemli akşam bulutları

Çöreklendi yüreğime.

Ne tanıdık bir ses,

Ne de aşina bir nefes.

Aşkımızın kuşu, titrer durur

Bilinmeyen yerlerde.

Nereden çıkıp geldin,

Anlayamadım.

             İstanbul gibi yıkıldın üzerime...            


(11.2.2003 - 4.şiir kitabımdan...)

 

 

 

 

( İstanbul Türküsü 1 başlıklı yazı Kasvetli tarafından 12/10/2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.