Kanayıp durur içim akan dilmiş lehçesi
Yâr ektiğin biçersin burçak selmiş bahçesi
Gönlün, dertmiş paresi zora gelmiş serçesi
Bende masmavi bakıp hayalinden doysaydım
Gök kubbem, aya akıp yıldızların saysaydım.
Bizler ; Nazara geldik buz gibi oldu elim!
Meşk eyleyip çok güldük manaya yoldu dilim!
Ayrı yolları bildik sonrası soldu yelim!
Nasıl varıldı karar? Ses olaydın sözümde
Her tekmilin, bin zarar sen kalaydın gözümde!
Senli nakkaş yürektim vuslat bilip süzerdim
Güleç çehre, erektim aşkta galip gezerdim
Sen dediğin, direktim solun gelip yüzerdim
Sen ki, feryadım saldın tutuşarak yan yeter
Eyvallah, bensiz kaldın dönem, dönem yan yeter!
Hasretleri bağladık gayrın, içe sindi mi?
Belki, az çok ağladık sevdan hiçe indi mi?
Bence, yürek dağladık alaz içe sindi mi?
Ah yıllar, yüküm ağır dikenler döşüyorum
O sen; Beyhudem sağır mizansız düşüyorum!