Evvela selam-ı mahsus ile seslenir

Silah tutan mübarek ellerinizden hasiretle öpirem.

Nasılsan,eyi misen?



Şehrin tüm ışıkları

Yandı paşam,

Bizleri soriysan,

Karanlıklar,sisler içindeyiz.



Cehalet,hurafe dirildi yine,

Ankara’m suskun,

Türkiye’n kederler içinde



Paşam ,

Yıldızlarca uzak Elmadağı

Nerede o saltanat,

O toprak,

Dikmen’deki üzüm bağları.

Yurdumuzu sardı birden

İrtica,bağnazlık ağları…



Ah paşam

Ben diyem ki,

Ankara’m mahzun

Kale küskün.

Üzgün Türk Bayrağı!..



Ötede Tunalı…

Tunalı renk cümbüşü,

Kırmızı,turuncu ,mor sarı…

Paşam,Tunalı bir düş,

Genç kuşağın otağı

Ve de varsılların moda sarayı…



Kumbara verirdi senin bankaların

‘Para biriktirin,sıkıntı çekmeyin’diye

Kredi kartı veriyor şimdi bankalar

Öğrenci ,yoksul demiyor

Felç olun,kanser olun,sürünün ölün diyor.



Altındağ demişler

Bir gariban semte

Nedenini bilemem,

Anlamını bilsem de.

Paşam,ağam

Altındağ altın değil,

Altın suyuna bile

Batmışdeğil.





Çok uzakta

Kuma iken ay’a

Puslar içinde şimdi

Şaşkın ÇANKAYA.



Diyirler ki,

Pembe köşkte İsmet Paşa,

Çoluğuyla,çocuğuyla yaşarmış;

Ekmek karneyle,

Şeker kaput bezi kuponlaymış.

Karnene kurban Paşam,

Kurbanım kuponlarına,şekerlerine…



Şehrin tüm ışıkları

Söndü.

Güneş çıksa bile

Aydınlanamaz Ankara’m.



Paşam,

Hani’kel başa şimşir tarak ‘derler ya?

Aza çokta ırazı açlar

Ne yazık ki doymuyor toklar.



Düşünürüm seni ben

En umarsız anımda

Isınırım karda,ayazda

Yönetiminle,icraatınla.



Diyirler ki Paşam,

‘Silolarda çürütmüş İsmet,

Buğdayı,arpayı,samanı.’

Silolarına kurban Paşam,

Küfüne buğdayına kurban…



Ben ağliyrem ülkem için

Bu nasıl iş,bu nasıl seçim,

Bir kadın Avrupa’da

Temsilen gitmiş de beni,

Şikayet etmiş .

Atatürk’ün Cumhuriyetini

Eyi mi?



Sarmış başına dolağı,

‘Türk Kadını bu!’demiş

Kapalı saçı ,başı,kulağı

‘Türk Kadını bu’

Demiş Paşam,

Şapkana kurban…

Fesine,puşine,yazmana kurban.



Keçiören ocak olmuş,yaniyir.

Etlik onulmaz yara,kaniyir.

Ata’m Bahçeli’de

Rasattepe’de,

Kırgın,üzgün,

Boylu boyunca yatıyir…



İnanamiyir duyduklarına,

İnanamiyir Ata’m gördüklerine.

‘Türk Kadını asla nankör,

Asla bağnaz olamaz’diyir…





Paşam,

Pembe köşkün,

Hala yerinde şükür,

Yaşlı ,genş,akın akın geliyir.

Anıların bitmez,tükenmez Paşam

Her kuşak ayrı ayrı

Şükran borcu ödiyir.



Biricik Özden’ini

Heç merak etme.

O dimdik ayakta,

Her nesille iç içe

Pembe konakta.

Bıkmadan yorulmadan

Söyleşiyir O,

Bilim.sanat .edebiyat

Genç kuşaklarla…



Ankara’mın derdi çoktur Paşam,

Bitmiyir.

Hurafe çöreklenmiş

‘Gitmem’diyir,

Gitmiyir.

Uyandır gayri lütfen Ata’mı

Uyandır Mehmetçikleri,

Anzakları…

Lütfen,bir kez daha kurtarın

Bu güzeller güzeli

Cennet vatanı…



Başkent’ten

Binlerce saygı,selam Paşam

Nurlarda yatsın Ata’m,

Oğulların,askerlerin,Makbule anam.

Nurda yatsın Mevhibe anam.

Memeleketim cennet ama,

Milletimdir cayır cayır yanan..

Paşam,

Mektubumu hürmetle sonliyrem,

Hemi de

Acele cevap bekliyrem…



SEVİNÇ GÜVEN DOĞANCA
( İsmet İnönü’ye Gönderi başlıklı yazı sevinc-guven tarafından 21.12.2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu