Sendelerim, düşerim neden diye sormayın;

Durmayın başucumda çekin gidin durmayın;

Akıl ermez soruyla düşlerimi yormayın;

Kıyametler koptu da ben hala yaşıyorum;

Yürekte mezar değil mezarlık taşıyorum…

 

Denk geldi kış mevsimi goncamın baharına;

Yolcu ettim yarımı faniler diyarına;

Sonra attım kendimi hiçliklerin yarına;

Nasıl geçti gün-gece ben hala şaşıyorum;

Yürekte mezar değil mezarlık taşıyorum…

 

Unutmak mümkün değil unutanlar utansın;

Varsın yaslı gözümde cümle kainat yansın;

Sanma ki rüyalarda dertlerime dermansın;

Yaramda kan kuyusu ben hala eşiyorum;

Yürekte mezar değil mezarlık taşıyorum…

 

Beklemeyi bıraktım bekleyenin nazına;

Kurban ettim ömrümü gülüşlerin yazına;

Emanet ettim bizi bir yetim niyazına;

Neşter aldım elime hüznümü deşiyorum;

Yürekte mezar değil mezarlık taşıyorum…

 

Hal-hatırı soracak dostlarda bitti artık;

Gitme deyip durduğum canlarda gitti artık;

Tükenmeyen nefesler canıma yetti artık;

Düştüm hasret narına keyfimce pişiyorum;

Yürekte mezar değil mezarlık taşıyorum…

 

Kimse bilmez ne desem tesellisi kar etmez;

Kara toprak bu işte yarenini yar etmez;

Boşuna beklemişim hayalleri var etmez;

Anlayın yüküm ağır bir sona koşuyorum;

Yürekte mezar değil mezarlık taşıyorum…

 

Ali ALTINLI – 03.11.2016

Saat: 11:23

( Mezarlık Taşıyorum başlıklı yazı Ali ALTINLI tarafından 3.11.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.