“Yoksa siz, sizden önce geçip giden milletlerin başlarına gelen sıkıntılar, sizin başınıza gelmeden Cennet’e gireceğinizi mi sanıyorsunuz? Geçmiş ümmetlerin başına nice sıkıntılar, çaresizlikler, yokluklar geldi. Mallarına ve canlarına zararlar dokundu. Peygamber ve beraberindeki mü’minler sarsıldılar, moralleri bozuldu:

'Allah’ın va’dettiği yardım ne zaman gerçekleşecek?' demeye başlamışlardı. Bilesiniz ki, Allah’ın yardımını, va’dettiği zaferi gerçekleştirmesi yakındır.” Bakara, 214

 

Fransa’da terörden dolayı 130 kişi öldü. Benzer terör saldırısı Ankara’da oldu ve nerdeyse aynı ölü sayısını buldu rakamlar. İkisini kıyasladığımızda, Fransa’daki bu terör olayı dünyayı ayağa kaldırdı. Yıllarca memleketimde neredeyse 50.000 lere varan terörden dolayı ölen insanımız oldu. Neden dünya Fransa’daki kadar buna tepki göstermedi ya da soruyu şöyle sorayım bu terörü yapanları neden Avrupa evinde besledi? Arkasından sıvazladı ki… Avrupa Birliğine girmek isterken, Avrupa bizi yıkacak figüran teröristi niçin besler ve ikiyüzlülük yapar ki…

 

İslam dinimizde, kişi inançsız olsa bile ölüm halinde ve kurtarabilecek durumda olan kişiyi kurtarmamızı emreder. Çünkü insan bu dünyada yaşadığı amelden kendisi sorumludur, yaptıklarından da… Öldükten sonra yaptıklarının hesabını Allah’a kendisi verecektir. Her kişi ölümden sonra dirilmeye ve Ahirete inanmak zorundadır. Eğer biz Allah’a itaat edip gerçek bir kul olur isek-Allah’ın razı olduğu şekilde ve eğer o inançsız insan bize zarar verir, canımızı yakar ya da öldürür ise; bize mükâfatını, şehitlik mertebesi ile Allah vereceğini söyler yüce Kur’anda. Müslüman asla zalim olamaz. Müslüman ancak, dinini yaşamasına izin verilmediği zaman savaşır. Çünkü Allah’ın kul ol dediği eksenden çıkmamalıdır, yoksa zalimlere karışır.

 

Terör nereden gelirse gelsin, asla desteklenemez. Benim insanım sizin insanınız diye ayırım asla yapılamaz. Ben zenginim, güçlüyüm der ve başkalarını da asla küçümsemez de ve acı verme gücünü kimse sahiplenemez de… Rızkı Allah veriyor, kimse kimseye rızık vermiyor, vermezde. Çünkü insanda kibir ve yaratıcıya özenme hasleti vardır. İnsan şirk koşmaya can atacak bir fıtrat üzerinde yaratılmıştır da… Madem rızkımızı Allah veriyor nedir bu rızık kaygısı, başkalarını sömürme ve rahat yaşama sancısı? Siz Allah'ın vaadine inamıyor musunuz ki? Hâlbuki insan tembellik yaptığı zaman, tüm uzuvları zayıflıyor ve hastalıklı yaşamak zorunda kalıyor. Eğer insan bir şeyler üretmezse, yaşadıklarından bir heyecan almazsa, hareketsiz ve uşaklarla dolu bir ortamda yaşarsa, en kısa sürede ölmeye ve acı çekmeye aşikâr yaşar da.

 

Allah’ın verdiği sınavın amacı, ne kadar Onun emrine itaat ettiğimizle eş anlamlıdır. Hiçbir yaratılan boşu boşuna yaratılmamıştır. Ne cennet ucuzdur nede cehennem lüzumsuzdur. Ölüm mutlaka bizi bulacaktır, ondan kurtulan olmuş mudur? Ya da bu dünyada edindiklerini öbür dünyaya götüren olmuş mudur? Öyleyse, ayrıcalıklı bir insan olma peşinde değil, Allah’a kul olma gayretinde olmalıyız. Eğer bu dünyada Allah’a gerçek bir kul olursak, her şey ne kadar güzelleşecektir, bir bilseydiniz.

 

Kimseye düşman olmayın, kimseye köle de… Ölümden korkmayın, zalimi de alkışlamayın. Ne terörün bir parçası olun ne de teröre destek veren bir zalim-aşağılık kişi. Allah’ı sevin, sevgiyi çevrenizde yayın. Şunu bilin ki, Allah’ın değer verdiği manada kimse kimseden üstün değildir, takva hariç. Ölecekseniz Allah yolunda ölün, sevecekseniz Allah için sevin.

Artık Müslüman cahil olmamalıdır, bu kader değildir. Kandırılmamalıdır. Kimse tarafından sömürülmemelidir. Müslüman ancak, Allah dilerse cennete gidebilir. Bu dünyada kimse kimseye cenneti müjdeleyemez, cennetin tapusunu da veremez. Ne olur Allah için yaratılanı sevin…

 

Fizikte etkiye tepki vardır. Yani bir şeylere etki yapıyorsanız ona yaptığınız bu tepkiye etki de amel olarak misliyle verilir. Eğer terörü destekliyorsanız, bir gün o terörü yanınızda-içinizde görürsünüz… Tıpkı Fransa’nın ve Belçika’nın yakın zamanda yaşadığı terör gibi…

 

Artık savaşları, terör cinayetlerini, kendi adaletini arayıp gereksizce katliam yapanları etrafımızda görmeyelim. İnsan boşu boşuna ölmemelidir. Herkesin yaşamaya ve asilane bir ömrü sürmeye herkes kadar hakkı vardır…

 

Saffet Kuramaz

( İlk Önce İçimizdeki Yaşayan Zalimi Öldürelim başlıklı yazı safdeha tarafından 22.11.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.