Milletine korkma demek için doğdun
Korkmadık şafaklarda birlikte doğduk
Hakkıdır hakka tapan milletimin istiklal dedin
On beş temmuzda aynısını yaşadık
Yeniden şimdi sanki sen doğdun
Hür yaşamak için binlerce canı berber verdik
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış şaşarım dedin
Kükredik enginleri dağları aştık düşmanı yendik
Ben ezelden beri hür doğdum hür yaşarım dedin
Hür yaşamak için binlerce canı berber verdik
İstiklali uğruna savaşan kazanan milletine İstiklal marşını
yazdın
Vatan uğruna savaşan canını verenler için gönülden bir
candın
Hayatının son günlerinde hasta sürgün yaşadın yurt dışında
kaldın
Hür yaşamak için binlerce canı berber verdik
Arkadaş yurdunu alçaklara uğratma sakın dedin
Canımızı verdik alçaklara geçit vermedik gördün
Siper et gövdeni dedin dursun hayâsızca akın dedin
Yenilgiye doymayan düşman gelse de yine kaybetmeye mahkûm
Hür yaşamak için binlerce canı berber verdik
Değmesin dedin mabedime na mahrem eli dedin değdirtmedik
Bu ezanlar ki şehadetleri dinin temeli dedin
Ebedi yurdumda
inlemeli dedin
Hala ezanlar dinin şehadeti ebedi yurdunda inliyor günde beş
vakit
Hür yaşamak için binlerce canı berber verdik
Geldiğin gibi gülümsedin gülümsettin çileler içinde gittin
Gittin lakin sanma bu millet seni unuttu gönlümüzdesin hala
Hala ezanlar dinin şehadeti ebedi yurdunda inliyor günde beş
vakit
Hür yaşamak için binlerce canı berber verdik
Mehmet Aluç-Kul Mehmet