İçerlediğim karanlığa atıp tutuyorum

Bir de gecenin İlahi yalnızlığına.

Gündüz olsa ne değişecek ki;

En azından geceler görünmez

Bir de pervazında yorganın…

Tüneyen yüreğin de aryaları

Bir de az sonra doğacak güneşin kayıp mızrabı.

Hani olur da tüter sobanın bacası;

Usulca yakarım tüm derdi tasayı.

 

Hayta bir sitem

Çalan şarkı,

Derleyip toplamalı da

Nerede, ah nerede?

Irgat yüreğin tekdüze yansız telaşları;

Ansızın peyda olan yaftalanmış aşk’a da balta vuran

Yoksa hayatta mı bağnaz bir şiir düşmanı?

 

S(ş)air kimliğim madem

Töhmet altında;

Altı üstü düzyazı şu beyanatım

Hele ki onca k(a)ra name,

Üst dudağın firarı sayısız cümle,

Çatık kaşlı bir imgeden mi müteşekkil yoksa?

Kırgın mizacın da deli beyanı.

 

Bayanlar, baylar çekilin aradan!

Yoksa çatal sesi mi yüreğin,

Varsın duymazdan gelin.

Hem belli mi olur,

Kim bilir yeniden açılır perde.

 

İşte kayıp bir şiir daha:

Kaykılmış, fevri bir kehanetten mi

Medet bulacağımı sanırsınız,

Susmakla kalmayın

Bizatihi görgü tanığı olun

Yeter ki şair kayıp gitmeden

Üstelik hazin bir reveransla

Göğün kara deliğinden…

 

 

 

 

 

 

( Şair Kayıp Gitmeden... başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 15.04.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.