Han...
Duvarları yıkılmış
Bazı taşlara cümleler yazılmış
Hangi
zamandan kalan
ve özlem duyulan umutlarmış
Ruhundan
nükseden sevgi ve
muhabbeti gözyaşlarıyla anlatmış
Dönüp
yadıma bakarım,
sanki sığ suların akıntısına
kapılırım, zan ile kararırım
Oysa
neler yaşanmış,
saklı zamanda kalan
nice sırlar kalmış, öteye mi
adanmış, yoksa çaresiz mi bırakmış
Gece...
Sessiz ve karanlık
Her şey
uyumuş bu ne rahatlık
Ruhum
bitap, zihnim
harap nedir dağınıklık
Akıp
giden zaman,
içimde eceli saklayan
ve yaşatan hicran farkındalık
Gel
desem kim duyacak,
işitmeyen gönüller bir
ömür uyuyacak,
hassasiyet talip olanı yaşatacak
Her
mezar taşında
yazılan ve fakat hüzün
zerk eden bir kitap bilmem ki
ne vakit hakkıyla okunacak
Şimdi...
O sahillere 
