Bilmem ki...
Sizin için tebessüm 
ne kadar zor,yüreğinizi 
dağlayan ateş kor mu kor

Sessiz 
çığlıklar arttıkça 
işiten var mıdır bir sor

Her gün 
i
şkenceye maruz 
kalan 
insanın beti benzi mosmor

İbrahimi 
akidesi olan için 
azimet ve hassasiyet 
terk edilmemesi gereken yol

Bu dünyaya 
talip olmayanların 
her halinde öte bir başka, 
ufuk bambaşka, 
şiarı bu yola baş koymuşa sor

Ey saki...
Niçin böyle dalıp gidersin
Yoksa denizde 
gemileri batan sen misin

Nasıl 
bir hissiyatın 
derdi 
gamıyla sessizce inlersin

Nadan 
olanların halini 
hiç düşünmez misin, 
şükürsüze mi özenirsin

Gözlerinden 
dökersin, derdini 
söylemeyen derman 
bulmaz derler bilmez misin

Gel 
bir bade içelim, 
dertleri devirip dökelim, 
bir hal çaresi için 
elimizden ne gelirse ortaya koyalım

Adam...
Çok dalgındı
Perişan bir vaziyeti vardı

Her 
yanından 
hicran yansıyan zavallıydı

Çiçek palasa 
doğru giden sırdı, 
sokak çalgıcı sına rastladı

Adamın 
karşısında durdu, 
bir müddet ne yapacağını 
unutmuş gibi sustu

Sonra 
yüklü bir parayı 
sanatçının şapkasına koydu 
ve haydi şimdi 
çal kemancı diye umutlandı

Kemani 
dikkatlice adama baktı 
ve sanki 
ezelden tanıyormuş gibi 
beklediği şarkıyı 
kürdili hicaz olarak çaldı

Adam 
dinlerken sessizce 
gözlerinden bıraktı, gözlerini 
silmek için mendil aradı, 
çaresiz kalınca sanatçı peçete uzattı

Mustafa Cilasun
( Baş Koymuşa Sor başlıklı yazı Yazan Adam tarafından 4.06.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.