Mutlulukla hasım olan kaderim
Ruhumun feri gitti gideli acıyla hısım oldu
Arsız ayrılıklar hasretimin façasını yere sererken
Yalnızlığım kalpteki umudumun
Yakamozunu gölgeliyor
Gönül nabzı dağlanmış şairlerin
İlhamları eceline susuyor...

Sus deryasında boğulan şaşkın hislerle
Yer yer sığınak olan dargınlıklar
Mantığımı iflasa sürüklüyor
Aşkın yamalı istingalarını incelten seyyar cümleler
Aklımın bulanık sularındaki fitne koyuna çekiliyor...

Metanetin güçlülük cakasını atmaktan hicap duyarken
Saygısız bir öfkenin kaygısız gününe hapsolmuş sevgim
İmdat çağrısı ile İsrafil'e davetiye çıkarıyor
Gündüzleri yaver olan belkilerimle
Gecelere refakat eden keşkelerim
Pişmanlık çizgisinde sırata doğru yol alıyor
Olumlu ihtimallerin tezini 
Çaresizliğim çürütüyor...

Ve ben
Sevilmeyi özlediğim meşru saatlerin birinde
Kırgın ahvalimi müdafaa edemezken
Ayrılığın atmosferinde
Veda karbondioksitlerini solurken buldum yüreğimi...

Tüm bunlara rağmen
Vicdanının kor sancağında
Rüzgarını insafının belirlediği
Geçici bir heyecan olmaktansa
İmkansızı düşüne saplayanlardan olmayı yeğlerim
Çünkü biliyorum ki
Gözlerimin seli
Nefesimin kışı ayrılıkla yeniden başlayacak...

İşte tam da bu yüzden
İçimde büyüyen hüznün
Gebeliğine son verip
Yüreğim buz tutmadan
Koparmalıyım umutsuz düşüncelerimi...

Yüreğim buz kesmeden
Temizlemeliyim kalbimde rehin tuttuğun yeri...

Nehir Derya Gökkaya 
19.11.2017
( Gönül Nabzı başlıklı yazı Nehir Derya tarafından 21.11.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.