Diri heceler özlemin dipçiğinde birer
çentik
İçimin aryalarına uzanan seslerin
dokusuyum
Dokunduğum yerlerde
Ölü bebekler gömüyor kader
Kaderin dokusu gözlerimde laneti
Okunuyor bilinmezin.
Bir şafak ve bir gece daha;
Seher yıldızında aşkın teyakkuzu
Yine iri kıyım gölgelerden
alacaklıyım:
Ölümü besteleyen Tanrı
Minvali kader denen mütecessis gölge.
Y/ara yüklü insan
İnsan yüklü zaman
Zaman dokunuşun en cahil birikimi
Yine arda kalan isyanlardan yana
Tecellisi zalimin.
Bir kör kurşun ıskalıyor mutluluğu
Pervazında bir cehalet bir misafir
Dolduruşa geldikçe
Kusuyor öfkesini
Zeminde kara bulutlar
Teneffüs ettiği her an’ı da mimleyen
lanet
Hem de şunun şurasında bir saniye
Dokunduğunda yanan kalbim
Kalbimi sunup da boş kalan ellerim.
Kanıt ve kayıt yüklü değirmen
Öğütürken iç sesini hezeyanın
Dudaklarında dökülen ikbal ve
heyecan.
Aslında gecenin miğferi her gölge
Yonttukça gizemi ve laneti
Dokusundan dökülen sıvayı
Yeni baştan inşa ediyor insan
Bir elin nesi var ise
İki elin de isyanı
Boş bir pencerede
Dolu bir tüfek
Kekremsi acılardan damlayan ihaneti
Mimlerken ayaküstü.
Zamanın donan gözlerine dolan
Gözyaşında saklı isi şehrin
Sözüm ona ışıldayan göğün tamircisi
İçin tok sesi.
Yorgun cümlelerden alacaklı
Dil bilgisi kurallarına ihanet
etmenin de
Tam vakti.
Bir isyanda saklıyım bir de niyazımda
Ölülerimden arda kalan şifreleri
Teyelliyorum günceme
Eklediğim her haneyi,
Eksik duvarlarında yüreğimin
Kalpazan düşlerin çetelesini tutmaya
aday
Son bir kez dönük yüzüm duvarlara
Son bir kez daha ihlal ediyorum
mutluluğu
Yasımı devşirdiğim kelamın
İç penceresinde
Son sürat yakalamaya çalışıyorum
İçimden kaçan küçük adımlı düşleri.
Bir neferim;
Bir soygunum
Bir varım bir yoğum, anne.
İlk günkü niyazında saklıyım belli
İçime devşirdiklerimden nasıl
yorgunsam hani.
Şimdimi mahmuzlayan önceme
Yaptığım göndermede
Diri bir heceyim sadece
Ölüme meydan okuyan bakışlarında
Hayali cümlelerin
Hayalet yüklü geçmişin
Tozunu alırken
Yükselen perde perde
Yine bilinmezin kibrine yenik
düştüğüm
Soldan sağa dizdiğim sıradanlığın
En meczup gölgesiyim.
Bir günlük mutluluk için
Sözüm ona es geçtiğim
İçime ata ata
Nefesimi tuttuğum
O küçük çocuğun
Geride kalan temsilcisi bir şiirim
Kınında hasrete, aşka serptiği
Cümlelerin oynak ritminde
Son bir es daha verdiğim.