Zamanın uğultusu körüklüyor düş
yangınlarını
Düşe kalka yol almakla meylettiğim
sabrın şafakları.
Kerelerce telaffuz edilesi haşmetli
bir yalnızlık
İçimin kor ateşine müptela
Devasa bulutlarda yan yatmış engebeli
görüntüler.
Bir vadide konuşlu ise aşk;
Küpeştesinde yalan ve de inkar yoksa
Yoldan çıkmışlığın baştan çıkartıcı beyanatı
Bir de mahzun gölgemle ihbar ettiğim
Kollarımdaki yabancı.
Zaman dur durak bilmeden yalpalıyor.
Ne kapışan isyanlarda saklıyım
Ne de sabahlayan yalnızlığın ıssız
yollarına
Mayın döşemişliği ruhumun
Fevri bir yetimle eşleştiğim
Aşkı hükümran bilen yelloz satırlarda
Sarı benizli ufkun yazılmamış
reçetesi
Belki de içimdeki şehla yüreğe son
bir vaveyla.
Zamansız, yersiz yurtsuz bir figan
Deli fişek gönlün handikap yüklenmiş
hazanına
Yandan yana bakılası o devran
Bir içimlik de değil/miş acılar
Yerle yeksan bir hortumla
Tefrikası ömrün
Bayat bir enlemde
Doldurası aşkın kuvözünü.
Göğün namı yürümüş
Arşı alaya çıkmış da gölgesiz
benliğin
Kuytuların sinmiş adeta sindirilmiş
Ne çok çocuk gelin:
Oysaki baş tacı anasının, babasının
Çocuksuz kalmışlığın da değil hani
hikmeti
Sudan sebeplerle baş göz edilmiş elem
ve öksüz meltem
Aşkın haşmetine aykırı olsa olsa
Yürekte saklı izdiham
Bir dirhemden bile az eti budu.
Kime neyi söyleyip de geri dönülmeli
Bunca yanlışın basireti bağlanmış
kadere sunumunda
Yersiz bir sıkıntı aşkın hitabeti
Öykündüğüm değilim
Özümsediğim fıtratın esaretinde.
Mahlası kayıp bir şiirim:
Sakil imgeler dahi çıkmışken yoldan
Neyin beyanı?
Neyin figanı gün yüzü görmezin alameti
farikası?
Bir serenat nezdinde ömrün dinginliğe
özlemi
Kadınla adam arasındaki tek farkın mı
istilası yoksa?
İçimlik ömrün sonsuzluk ibaresi?
Üstelik fesat bir eksende
Alçak seyrinde mutluluğun
İzdiham nedeni olsa olsa
Kayıpların ufkunda
Esir düşmüş bir kez cehalet
Yorgun miadın
Anlık dirayetine bir damga daha
vurduğu
Sözcüğü tükenmiş kadın ve mağdur ve
çocuk
Cılkı çıkmış bir kez
Asalet yüklü tevazuda
Sancılanmış basiret
Yükümlü sanıklardan ibaret bile olsa
Ne mi değişecek?
Bir terennüm saklı iken en derinde
Deli yürek son kez mi atacak da
Aşkın şaşalı özlemi yel olup gidecek
Surelerin tanıklığında
Hep yılgın ve yenik rotamda
Hezimet yüklenecek günceler,
Zamanla tevafuk bilinecek
Kayıp mecralar.
Sanrılar saklı sancıyan benlikte;
Kayıp pusulası bedelsiz sevdanın
Belleğine aykırı bir seyir
Göğün konçertosu asılı işte
Tanrının ilk ve son kez buyurduğu.