"Bu konuda siyasi bir beklentim yok. Eğer dua edebiliyorsam, duygudaş isem, Müslüman isem kardeşlerimin kalbinde ve acılarındayım demektir. Onlar her şeye muhtaçlar, duam samimi dileyişimdir... Rabbime ulaşan tek kıymetimiz. Rabbim yar ve yardımcıları olsun inşallah." 


Buğz ediyorum yalnızca dilimden

Elimden başka bir şey de gelmiyor

Pisi pisine haber var ölümden

İki yaka bir araya gelmiyor


Ateş düştüğü yeri yakıyor maalesef. Türkiye gibi bir cennet köşede yaşarken, özgür vatan toprağında şükürsüz yaşayanları görürken, dünyanın hangi köşesinde bir Müslüman şehit olmuş kimin umurunda olur ki diyorum. Yiyecek ekmeği de olsa, içtiği suyu da olsa, giyecek elbisesi de olsa sığınacak ne evi var ne de bizim gibi onu yaşatacak vatan toprağı…


Vatan olmazsa olmaz. Vatan olmazsa zenginliğin, şerefin, haysiyetin, düğünün, aşkın… Ne önemi olur ki? Vatan olmazsa kimliğinin, dininin, zenginliğinin, insanlığının kıymeti olur mu? Eğer bu kadar değerliyse vatanı yıkmak ya da bölmek isteyenlere fırsat verilir mi? Doğu Türkistan gibi vatanına yapışanlara karşı nasıl duygudaş olmayız ki? Vatan için ölmeye değer, şehit olmaya değer…Vatan bizim tarihimiz, atalarımızın mirası, kültürümüzün beşiği… Vatan demek biziz. O elimizden alınsa, Allah korusun biz yaşasak bile ölürüz. Mesele can vermek değil, mesele özü korumak, geçmişe sahip çıkmak, değerlere sarılmak. Git başkasının vatanına, hiç kimse olursun. Seni ezen bir millete sığınsan, hangi zenginliğine bakıp seni zilletten korur ki… Seni sen yapan değerlerin kendi vatanında saklı… Yurt dışına gidipte vatanım deyipte yananları görmek gerekir. Hangi görüşten, kimlikten olursa olsun o vatan evlatları tatiline mutlaka vatanına gelir. Gurbetçiler deyimi boşuna denmemiştir. Sen yurt dışına gittiğinde gurbetçisin, o yurda girerken gümrükte nasıl arandıklarını bir görseniz, görebilseniz keşke. Hayvana böyle muamele etmezler. Vatanında öylemi ki? 


1990lı yıllarda Bulgaristan’dan gelen Türklerin, Türkiye toprağına gelipte onu secde ederek öpmesi boşuna değildi.  Öpülen toprak, vatandı. Osmanılının o topraklarda bırakıpta bir daha soramadığı, tarihini, kültürünü, adını dahi değiştirmeye kalktığı bir toplumda yaşadıkları… Rahmetli Naim Süleymanoğlu'na yaptıkları gibi… Halterde harikalara imza atsa da, isminin değiştirilmesi, kendi kimliğinin benimsetilmesi, başka dine mensup olmasının istenilmesi ne kadar acıydı. Bulgaristan’da yaşananlar, şimdi Doğu Türkistan’da yaşanıyor. Çin, Uygur Türklerini orada kabul etmiyor.  O vatan topraklarında ki hazineleri kendisi yemek istiyor. Aç kurt gibi onlara saldırıyor. Onları ancak, Müslümanlar kurtarabilir. Başka dine mensup olanlar, onların çektiklerini umursarlar mı? Müslüman olmayanlar, dünyada tek Müslüman kalmayana kadar bu zulme devam edecekler. Bunun tersini düşünmeyin. 


Bosna’da, dağlık Karabağ’da, Suriye’de, Irak’ta, Afganistan’da… Vatanım diyenler, öldürüldüler de, kadınlarına tecavüzde ettiler… O tecavüz çocukları doğdu. Maksat, İslamı kirletmekti. Bu senaryo her zaman vardı. Bazı ülkelerde ise ilk önce vatan topraklarında bölücü fitneyi yerleştirmek, sonra onları yönlendirerek darbe yaptırmak senaryosu uygulandı… Zayıf düşen halkı, kendi yolunda elçi olan kişilere bırakıp, onlara dehşeti yaşatmak… Bu gibi darbe oyunları ile vatanımdaki kardeşimde çok acı çekti… Bugün Müslüman ülkelerinin hepsinde bu sıkıntı var. Uyanık olmazsak, bize de sirayet edecekleri kesin, Allah korusun. Uyanık olmalıyız. Geçmişimizi unutmamalıyız. Değerlerimize, dnimize sahip çıkacak nesilleri yetiştirmeliyiz. Gençlerimizi bu çerçevede milli eğitim şuuru ile okutmalıyız, anlatmalıyız. Dünyanın neresine giderseniz gidin, sizin Türk olduğunuzu bildikleri süreçte, yaklaşımlar korku ve kuşku üzerine kurulur. İnsan hakları safsataları onların olsun. Müslümanım diyorsanız, sizin sizden başka dostunuz da yok. Dostum diyorlarsa kanmayın. Onların her hareketini, her duruşunu dikkatle izleyin. Sırlarınızı paylaşmayın. Mahreminizi onlara açmayın. 


Doğu Türkistan’da kardeşlerimiz zülüm görüyor. Ben dua edebiliyorum yalnızca. Elimden başka ne gelir ki? Allah orada yaşayan kardeşlerimize sabır versin, güç versin, dik durmayı nasip etsin… Bu onların ağır bir sınavı. Ancak, Allah’a sığındıkça, Mevla onları merhametiyle kuşatacaktır. Allah, kendisine samimiyetle sığınan kullarına merhamet etmez mi?  Elbette eder. Rabbim yar ve yardımcıları olsun. Allah zalime fırsat vermesin. Bizi dosdoğru yapsın. Mevlam kendisinden başkasına başımızı eğdirmesin. Vatanımızı da korusun, Tüm Müslüman halka samimi bir uyanış nasip etsin. Müslüman cahillikten kurtulsun. Allah’tan başka güç yok, süper güçte yok. Tek mesele, biz gerçekten ihlas suresinde ki Allah’a mı iman ediyoruz… Biz Ondan mı yardım bekliyoruz. Bunu öğrensin. Yalnızca Ona ibadet etsin, yalnızca Ondan yardım dilesin. Amin…


Saffet Kuramaz   

( Doğu Türkistan’a Yapılan Zülüm Artık Son Bulsun başlıklı yazı safdeha tarafından 14.03.2021 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.