Sâfiyâne ümitlerle insanın peşinde,
İnsanlığı diyar, diyar aramak için,
Beyhude harcamışım yıllarımı,
Çıkamadım insanlığın kirlenmiş,
Karanlık, izbe sokaklarından,
İnsanlar gördüm, hem bakıyorlar,
Hem de görmüyorlardı.
İnsanlar gördüm, dinliyorlar,
Duyuyorlar, lâkin anlamıyorlardı.
İnsanlar gördüm, simsiyah kalpleri vardı
Sevgiden aşktan anlamıyorlardı.
Çelikten dişleriyle beynimi kemiren,
Binlerce suâller sordum onlara;
Kafdağı'nda bir baba öz kızını kirletmiş,
Bir anne, sevgisiz sevgilisiyle
Yedi yaşındaki oğlunu öldürmüş,
Yamyam yürekli dünyalı,
Öldürdüğü insanları yemiş,
Cânî koca sigortadan para almak için,
Hamile hanımını uçurumdan itmiş,
Evli bir ahlâksız, sevgilisini,
Benzin döküp varilde yakmış,
Vampir soylu bir diktatör,
Demokrasi isteyen kendi halkını katletmiş,
Tarihinden kin, elinden kan damlayan bir zebani ,
Katil ülkesinin güvenliği bahanesiyle
Bombalarla, mâsum çocukları paramparça etmiş,
Daha şiirler boyu ağlatırdım mısraları
da,
Dayanamıyor yorgun yüreğim bunca vahşete,
Varsa yüzyüze bakacak yüzümüz hadi söyleyin bana,
Bu çıldırtan dehşeti, hayvanlar mı revâ görmüş insana?
Dağları, denizleri, gölleri onlar mı kirletmiş?
Onlar mı insanları öldürüp etlerini yemiş, kanlarını içmiş?
İnsanlığı, ilimden irfandan bîhaber,
Bu akılsız, kültürsüz hayvanlar mı zıvanadan çıkarmış?
Bu bîgünahlar mı insanları insanlıktan etmiş?
Beynimi gözlerimden damlatan,
Bu vampir sualleri yılardır sordum insanlara,
Bön bön, göze göze bakıştık da,
Ne sesimi duydular,
Ne hâlimi anladılar,
Ne de beni gördüler,
Utanıyorum insanım demeye.
İnsanlar, insanlığımızı öldürdüler.
#aslanyılmaz#sürgünadam#