biliyorum ki kaçıp gitmek sevenlerin kârı değilmiş
ancak acı çekerek ölmek yaraşırmış bir yiğite
acısını çektiğim bir sevdanın bir sapıtış olduğunu düşünce anladım kuyularıma
sırtıma saplananların sevda bıçaklarını kendi göğsüme acıyarak saplıyorum
bakarak düşmanlarımın göz bebeklerine
gitmek mi kalanın yarası yoksa kalmak mı gidenin yarası bunu anlamalıyım
yol gidenlerin iziyse kalanın yarasına ne denir bunu karalamalıyım yeryüzüne
benim çizdiğim hiçbir resmin suratına benzemiyor insan yüzleri
alın 
alın bende bıraktığınız soluk renkleri
benim içimde çoğalan bu yalnızlığımı sizinle paylaşamam
gidemem de 
güdemem de sizin isteklerinizi
bir gidişin hikayesi kalışım
ardımda bıraktığım bir gelişin bendeki çiğ tanesi
yok aradığım hiçbir diyarda
taşların hatıra karartısını bir daha hiç hatırlayamayacağım şair karartılarken bu siyah sümbüllü gökyüzüne
bende gidişin hikayesi saklıyken
beni ben yapan aradıklarım değilse
bensem adadıklarım
Ya Rab! içimdeki bu kara lekenin suyu kimde?
( Gökyüzündeki Kilit Taşları başlıklı yazı Efrahim tarafından 20.12.2023 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.