Mevsimlerden aşk; mevsimlerden
meylettiğimiz o sevdalı düş iklimi peyda olan yeni gün yeni sene aşkla
erdiğimiz kâh rehavet kâh hidayet esrikli gölgelerin de alabildiğine uzağında
gönlümüzü hoş tuttuğumuz hoş gördüğümüz nice güzellik ve onca sevdiğimiz elbet
renklerden de muhabbet, telaşla sevdiğimiz yaşadığımız varsın olmasın bir
rivayet yeter ki meyledelim yeni yıla ve sevgiye nasıl ki bir dirhem umut örter
tüm acıları…
Bir tutamağım yok muymuş sahiden de
öncemde?
İyi de latife yapmak niyeti değildi
sevgim
Neşri günün yazılası nesri
Nasıl ki şiirin de şairin de vardır
nice hikâyesi
Ve işte sere serpe uzandığım umudun
vicdanın sadakası iken
Bir selam edilesi bir çift kelam…
Aşkın idamesi
Göğün tecridi değil asla
Yerin göğün kucaklaştığı
Kâh gün batımı kâh gün doğumu
Elzem olanla mutabık
Müdavimi olduğumuz nice hatırat
Debdebeli bir izdiham mıymış sahiden
hayat?
Ah, bayım ben meşk eyledim yine
sevgiyi
Mehtaba sevdalı bir Yıldız isem
neyime ki?
Neyden değil huzurdan sevgiden dem
vurulası
Pekişen iç sesim ve evrenin ortak
hatırası
Dünde kaldı dünüm
Dünde kalsın da hüznüm
Güne meylettiğim
İksirli bir şerbetin ilk yudumu
Acım değil beni ağlatan
Rabbimle hasbıhal ettiğim anbean
Huzurundayım O’nun değil ki sadece
beş vakit
Aşkla umutla andığım değil asla
yeknesak
Hem kıblem ham kalbim nasıl da dolu
sevgiyle
Rahmetini esirgemeyen yüce Rabbime
Kavuşmanın neşesi huzuru
Renklerden pembeye çaldım hem ben
umudu
Hicreti günün miadı da dolsun hani
hüznün
Hem hicri hem miladi
Takvası duyguların erişilesi
En tepe en ulvi Rakım
İlahi Aşkın çağrısı
Hem dindi de yüreğimin ağrısı
Ağırdan almayacağım artık ne kendimi
Ne de kendimle meşk eylediğim
Dibini görsem de ömrün
Ayaklarımı yerden kesen
O Ulvi Esinti
Aşkla andığım aşka yağdığım
Yakılası mazimden kaçıp da umuda
dostlarıma
Olan sadakatim ve yürek nasıl ki
Neferi bu İlahi Çağrının.
Temkinliyim ezelden
Bir tabur dolusu asker misali
Beklediğim kadar şafağı
Bir emir-komuta zinciri
Mademki hayatın anlamı
Elbet desturum inanç
Bir ütopya değilken de mutluluk ve
sevinç
Hüznümle yıkadığım yollar
Mademki dünde kaldı keyfe keder
Yaşamadığım kadar
Yarınların ikbali
En çok da ihmal etmişken içimdeki
çocuğu
Künyem dolu dolu umutla
Kardığım önüm ve içinde saklandığım
nice izlek
Şimdimle iştigal
Gökte saklı o kavuşulası ufuk ve
minval
Hem de dünde kaldı nasıl ki derdimle
hemhal
Elbet dermanı saklı Allah katında
Yeter ki tek davam olsun sevgi
Taslağım hazır
Tasam değil tasarladığım ömür
Kalemin dik gövdesi
Kale duvarlarıma astığım onca resim
onca şiir gibi
Ben de varım hayatta
Nazım niyazım dinmezken göğün en üst
katında
Kanat açtığım kadar yeni hayallere
Kollarımı sıvadım ve giriştim işe
Mademki işim gücüm sevmek
Layığıyla yaşadığım kadar Rabbin
esirgemediği rahmet
Ey, sevgili cihan, başım gözüm üstüne…