Makale / Araştırma

Eklenme Tarihi : 7.02.2024
Okunma Sayısı : 101
Yorum Sayısı : 0

Arap düşmanlığı, Arapça coğrafyası ve Türk milletinin menfaatleri

Gelin bugün Türkiye’nin menfaatleri açısından bakalım Arap düşmanlığına. Yani din kardeşliğini ve tarihi bağları bir kenara bırakalım. En soğuk biçimde, SADECE VE SADECE TÜRK GÖZÜYLE yaklaşalım meseleye.

Türkiye 4 büyük jeopolitik güç alanına komşu bir ülke. Akıllı olursak bu güç alanlarından istifade ederiz; hata yaparsak zarar görürüz. Coğrafya kaderdir: Türkiye’yi alıp başka bir yere götüremeyiz. Hızlıca bakalım bu 4 komşumuza…

Avrupa, politik olarak Amerika’nın güdümündeki büyük bir pazar. Gerçek bir ekonomik güç. Türkiye ihracatının % 40’ını bu bölgeye yapıyor. Endüstriyel olarak da bilim ve teknolojisinden istifade ettiğimiz çok sayıda ülke var burada.

Tabii Amerika ve Avrupa bizim dostumuz ve müttefikimiz değil göz göre göre PKK ya ve fetö’cü teröristlere destek oluyorlar. Farklı konularda kendi menfaatleri için bize şantaj yapıyorlar. Ama sorunlara rağmen Nato üyesi olmamız, nato tatbikatlarına katılmamız Türk ordusunun taktik ve teknolojik manada ilerlemesini sağlıyor bu da yadsınamaz bir gerçek.

Gelelim Türk dünyasına. Bu ülkeler Rus ve Çin etkisi altında olmakla beraber Türkiye’yle gittikçe güçlenen ilişkiler kuruyorlar. Biz onların petrol, doğalgaz, uranyum gibi zenginliklerini hem Türkiye için kullanıyoruz hem de dünyaya ulaştırıyoruz. Orta Asya açısından bakıldığında Türkiye Türk dünyasının denizlere açılan tek kapısı. Neden?

Çünkü uluslararası ambargolardan etkilenen İran ve Rusya, gerçek manada birer alternatif teşkil etmiyorlar. Rusya jeopolitik manada en az Avrupa ve türk dünyası kadar önemli. Söylenecek çok şey var ama satın aldığımız petrolü gazı, yeni yapılan nükleer santrali, turizm gelirlerine hatırlayalım.

Rusya açısından da Türkiye hiç şüphesiz stratejik bir ortak. İstanbul ve Çanakkale boğazları Rusya’nın Sivastopol ve Azak limanlarını dünyaya açan kapılar. Türk Rus ilişkilerinin ciddi biçimde bozulması, Rusya’nın Akdeniz’i kaybetmesi demek.

Arap dünyasını detaylı konuşmadan önce bir noktaya dikkatinizi çekelim: bu bölgelerin birine sırtımızı dönmek diğerleriyle olan ilişkilerimizde de zarar verir. Mesela Avrupa Azerbaycan gazına Türkiye üzerinden ulaşıyor. Avrupa ile ilişkilerimizin bozulması Azerbaycan menfaatlerine aykırı.

Arap dünyası ve arap olmayan birçok Afrika ülkesi Rusya’da üretilen buğdaya ayçiçek yağına ve diğer tarım ürünlerine yine Türkiye üzerinden erişiyor. Türkiye ile Rusya arasında çıkabilecek bir kriz bu ülkelerin gıda güvenliği açısından tehlikeli.

Özetle Türkiye’nin bul 4 bölgeyi birleştiren bir kavşak rolü oynaması ve bu rolden maddi kazanç ve jeopolitik avantaj elde edebilmesi için kalıcı bir denge politikasına ihtiyacı var. Fazla Amerikancı/Rusçu veya Amerikan/Rus düşmanı bir dış politika gütmek hem bizim hem de komşu bölgelerimizdeki bütün ülkeler için zararlı olur.

Gelin şimdi Arap ülkelerine Türk menfaatleri açısından bakalım. Önce coğrafya: Türk ticaret gemilerinin Hint okyanusuna erişmesi, Süveyş kanalı ve Kızıldeniz üzerinden gerçekleşiyor. Yani sadece Mısır değil Yemen sudan hatta Umman göz önüne alınmalı.

Not: sudan ve Moritanya gibi birçok Afrika ülkesi %100 Arap olmamakla beraber önemli bir Arap nüfus barındırır Arap dili ve kültürü yönetici sınıflarda hakimdir. Bu sebeple biz bunları Arap dünyası için de değerlendiriyoruz.

Yine haritaya bakınca hemen fark edilmesi gereken bir başka gerçek Körfez bölgesinden gelecek enerjinin güzergahı. Türkiye petrolü Arap olmayan İran dan almış olsa bile Suudi Arabistan Birleşik Arap Emirlikleri ve az önce Süveyş kanalı için saydığımız Arap ülkeleri güzergahın üstünde.

Türkiye’nin batı Avrupa’ya ve Amerika’ya giden ticaret yolları üzerinde ise bir başka kilit var bu da Cebelitarık boğazı. İspanya ile bir Arap ülkesi olan Fas’ın arasında.

Mavi Vatan’ın da Yunanistan’ın kıskacından kurtulması için Libya’ya muhtaç olduğumuzu unutmayalım. Dikkat buyurun Libya’nın petrol inden daha önemli olan başka bir şey var: Türkiye’yi doğu Akdeniz’e hapsetmek isteyen Fransa Yunanistan İsrail ve Güney Kıbrıs ittifakına karşı Türkiye Libya karasularının pozisyonu bizim için hayati öneme sahip.

Kuzey Afrika’daki Arap ülkeleri ayrıca Türkiye’nin Afrika pazarına erişmesi için kilit noktalar. Keza Türkiye’nin (Arap olmayan) Müslüman Asya ülkelerine ulaşması yine arap ülkeleriyle olan ilişkilerine bağlı başta Pakistan olmak üzere elbette Malezya ve Endonezya çok mühim; liste uzun.

Yine haritanın bize öğrettiği bir başka gerçek, sınır güvenliğimizin de Araplarla iyi geçirmemizi büyük ölçüde bağlı olduğu. Kız savaş yeni bitmiş olmasına rağmen Ermenistan’la bile yeni bir sayfa açmak istiyoruz ki bu doğru bir hareket. PKK terörü ile mücadelenin d başarıya ulaşması Suriye ve Irak’la olan ilişkilerimizin kalitesine bağlı.

Türk menfaatleri açısından gözden kaçmaması gereken bir başka mesele de bölgemizdeki istikrar: Türkiye güçlü ordusuna rağmen yüzünü barışa dönmüş bir ülke. Daha fazla üretmek daha fazla satmak ve daha fazla refah içinde yaşamak istiyoruz.

Bu sadece güzel nutuklar atarak başarılacak bir iş değil. Arap dünyasında, Balkanlar’da Kafkaslarda Karadeniz’de meydana gelecek gerginlikleri asgari seviyeye indirmek Türkiye’nin menfaatine. Araplarla iyi ilişkiler sürmemiz, gelecekte de hakem veya arabulucu rolü oynamamız için elzem.

İsrail ve İran’ın kışkırtıcı hamlelerine karşı da Türkiye’nin tek başına mücadele etmesi imkânsız. Ancak kendi tarafımıza çekebileceğimiz Arap ülkeleri ile bir barış cephesi oluşturmak mümkün.

Tabii burada anlattığımız önemli noktalara körfezden gelen 500 milyar dolarlık sermaye ve yüksek kaliteli mikro işlemci üretmek için Katar’la yaptığımız teknoloji ittifakı eklenebilir.

Katar ile yaptığımız askeri iş birliği anlaşmaları da çok önemli. Büyük bir askeri nakliye filosu olan Katar ordusu bu imkânı Türk ordusu ile paylaşıyor. Katarlı pilotlar Türkiye’de eğitim ve tatbikat yapabilirken Türk Hava Kuvvetleri bizim envanterinde olmayan Fransız Rafale gibi güçlü uçakları yakından tanıma imkânı buluyor.

Katar’la olan iş birliğimiz kendi başına elbette çok değerli ama daha da önemlisi var: Arap dünyasıyla mesela 50 Arap ülkesinin 20’siyle buna benzer ilişkiler kurduğumuzu düşünün.

Kısacası Türkiye’yi ve Türk milletini seven, Türk milliyetçisi olduğunu iddia eden herkesin Arap düşmanlığına karşı dik durması lazım. Çünkü Türkiye’nin güvenliği ve zenginleşmesi Arap dostluğundan geçiyor.

Türk, Rus, ABD-AB ve Arap güç bölgeleriyle ilişkilerimizi ne kadar geliştirirsek dünya çapında gücümüz ve saygınlığımızı o derece artacak. Bunlardan birini feda etmek hem o bölgelere hem de Türkiye’ye çok zarar verir.

Dikkat ederseniz Arap düşmanlığı körükleyen siyasi partilerin ve gazetecilerin İsrail bağlantıları zamanla keşfediliyor ve ifşa ediliyor.

Elbette her milletin iyisi kötüsü var. Bir Arap, alman, Çinli veya bir Türkün işlediği suç yüzünden yüz milyonlarca insanı o suçlamak, onlara karşı ırkçılık yapmak, o ülkelerle ilişkilerimizi bozmak en başta Türkiye’nin menfaatlerine aykırı.

 Derin Düşünce Org

( Arap Düşmanlığı Arapça Coğrafyası Ve Türk Milletinin Menfaatleri Alındı Derin Düşünce Org başlıklı yazı Mustafa ESER tarafından 7.02.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.