Ermenek Destanı

Sayılmaz ki Ermenek’te kaleler,

Solmaz burda mor menekşe, laleler,

Yükseğinde halka olmuş haleler,

Dumanlıdır Ermenek’in dağları.

 

Şife bulur sen gelirsen dertlerin,

Vatanıdır yiğitlerin, mertlerin,

Aman vermez kötülüğe sertlerin,

Sahiplidir Ermenek’in yarları.

 

Çağlar durur kapız kapız dereler,

Bakıversen görünüyor nereler,

Turkuazda birleşiyor zerreler,

Hasret idi Ermenek’in yılları.

 

Çeşnilerle yenilenir hücreler,

Bahar gelir aya döner çehreler,

Her kayası burcu burcu katreler,

Sele döner Ermenek’in karları.

 

Ta eskiden batırması ünlüdür,

Cevizlidir kapaması küllüdür,

Bahçe bahçe sekileri güllüdür,

Seyran yeri Ermenek’in damları.

 

Nağme olur kuş sesleri sazına,
Eloğludur dayanır mı nazına,
Geçim olmaz katlanmazsan yazına,
Fırtar sonra Ermenek’in torları.

 

Sefa verir, yıldız yağar başına,

Her adımda ayak değer taşına,

Üzülürsün boşa geçmiş yaşına,

Sıla söyler Ermenek’in rüzgârı.

 

Karın doymaz çalışana bakarak,

Ekmek vermez kimse sana yatarak,

Yakana bir gül goncası takarak,

Varmaz sana Ermenek’in kızları.

 

Ermenek’in keklikleri öterek

Yürüyüşü ceylan gibi sekerek,

Vali beye büyük rica yol gerek

Bitmek bilmez Ermenek’in yolları

 

Şu dağlara tünelleri delseler,

Torun torba sılamıza gelseler,

Bakirliğin kıymetini bilseler,

Amber kokar Ermenek’in kırları.

 

Bağlarını köşe bucak kazanlar,

Dağlarını şarkılara yazanlar,

Deresinde al pulludur sazanlar,

Balık tutar Ermenek’in ağları.

 

Uzanınca ceviz toplar ellerin,

Üzümüne doyamaz ki dillerin,

Sen baktıkça bayram eder gözlerin,

Yeşil yeşil Ermenek’in bağları

 

Gece gündüz kara elmas kazanı,

Yer altında yaşanırken hazanı,

Ölümlerin destanını yazanı,

Kucak açar Ermenek’in kolları.

 

Boş geçirmez tarlasında zamanı,

Buğdayından ayırdıkça samanı,

Düşmanlara yoktur asla âmânı,

Yiğitliktir Ermenek’in çağları.

 

Şafak vakti okununca ezanlar,

İş zamanı yorgunluktan sızanlar,

Omuzlarda sevapları yazanlar,

Görüp durur Ermenek’te kulları.

 

Özbekoğlu böyle övdü vatanı,

Acıları azığına katanı,

Şehit olup toprağında yatanı,

Unutur mu Ermenek’in sağları?

 

 

1994 Konya ::: 2007 ::: 15.03.2022

Durmuş Ali Özbek

( Ermenek Destanı başlıklı yazı Dalim tarafından 5/6/2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu