Makale / Eğitim Makaleleri

Eklenme Tarihi : 31.05.2009
Okunma Sayısı : 1157
Yorum Sayısı : 0
ÇOCUKLARIMIZ VE GÜVENLİ İNTERNET

M.NİHAT MALKOÇ

Yenilikler hayatımızı müspet çizgide değiştirirken bir kısım olumsuzlukları da beraberinde getiriyor. Bunu göz ardı edemeyiz. Fakat sırf bu yüzden teknolojiyi reddetmek ve çağın gerisinde yaşamak asla kabul edilemez. Büyüklere düşen görev, çocukları internetten tamamen uzak tutmak değil, onları kontrol altına almaktır. Çünkü internetin zararları yanında, sayısız faydaları da vardır. İnternetin zararı var diye faydasını görmezlikten gelemeyiz. Dünyayla bütünleşmek ve yarışmak istiyorsak interneti daha da yaygınlaştırmalıyız.

Türkiye’de internete duyulan ilgi her geçen gün katlanarak artıyor. Yetkili mercilerin verdiği istatistikî bilgilere göre Türkiye’de internet kullanıcısı sayısı yaklaşık 17 milyona ulaşmıştır. Bunların 16,8 milyonu ise aynı zamanda MSN Messenger kullanıcısıdır. Bunların yanında Türkiye’de 7,2 milyon PC bulunmaktadır. Bu verileri iyi okumak ve yorumlamak gerekir. Bu rakamlar, gençlerimizi gelecekte büyük tehlikelerin beklediğinin de ifadesidir. Zira gençlerin otokontrolleri erişkinlere nazaran çok daha mukavemetsizdir.

Türkiye’de ruhsatsızlarla birlikte 17–20 bin internet kafe olduğu söyleniyor. Bunların çoğu işsizliğin kol gezdiği doğu bölgelerinde yer alıyor. Gençlerimizi bekleyen tehlikelerin başında kontrolsüz internet kafeler geliyor. Fakat bu demek değildir ki internet kafeler muzır yerlerdir. İnternet kafeler öğrenme ve araştırma amaçlı kullanılırsa kütüphaneler kadar faydalıdırlar. Fakat öbür yanda kötü emellerin odağı haline getirilirlerse geleceğimizi karartan fitne odaklarına dönüşebilirler. Bu şuna benzer: Bıçak katlin elinde cinayet aracı olur, hayat söndürür. Oysa usta bir cerrahın elinde şifa aracı olur, hayat kurtarır.

Evde internet kullanan çocukların kontrolü, kafelerde internet kullananlara göre çok daha kolaydır. Ev dışında internetle meşgul olan çocuğun hangi kafede, hangi bilgisayarda, hangi siteye girdiğini, kimlerle görüştüğünü, hangi sohbet odalarında görüşmeler yaptığını tespit etmek mümkün değildir. Fakat evde çocuğun hangi sitelere girdiğini, kimlerle irtibatlı olduğunu öğrenebilirsiniz. Gerekirse koruyucu filtre bile oluşturabilirsiniz.

Çocuklarımıza güven duymak gerekir. Onları potansiyel suçlular olarak görmek yanlıştır. Fakat bu demek değildir ki onları başıboş bırakalım. Çocuklarınızın yanlış kişi ve akımların tesiri altında geleceklerinin kararmasını istemiyorsanız onların hangi sitelere girip çıktıklarını muhakkak öğrenin. Onları saldırgan içerik taşıyan sitelerden uzak tutun. Sizden habersiz olarak sanal alışveriş sitelerinden alışveriş yapmalarına izin vermeyin. Çocukların kumar ve bahis sitelerinden uzak durmalarını sağlayın. Kumara bulaşmamaları için onlara faydalı uğraşlar bulun. Çocukları kültür, sanat ve edebiyat sitelerine yönlendirin.

Evinde internet bağlantısı olan ebeveynlerin çocuklarını kontrol altında tutmaları diğerlerine göre daha kolaydır. Onun için evde internet bağlantısının bulunması tehlike değildir, aksine nimettir. Asıl tehlike dışarıdadır. Sosyal ortam içerisinde çocukların kendilerini yaşıtlarına kabul ettirme temayülleri onları çıkmaz sokaklara sürükleyebilir. Bunun yanında yaygın olarak bilgisayar kullanımı çekingen çocukları yaşıtlarından daha da uzaklaştırabilir ya da ev ödevi, alıştırma, uyku veya başkalarıyla zaman geçirme gibi diğer etkinliklere zaman ayırmalarını engelleyebilir. Aileler çocuklarının bir gün içerisinde ne kadar müddetle internete girebileceklerini önceden belirlemeleri gerekir. Bu hususu çocukların insafına bırakmamalıyız. Her konuda olduğu gibi bunda da prensipler koymalı ve koyduğumuz ölçütlerin takipçisi olmalıyız. Tutumlarımızı sürekli değiştirmemeliyiz.
Bilgisayara ve internete bağımlılık derecesinde kapılmamalıyız. Görünen o ki internetin varlığı okuma alışkanlığını iyice köreltiyor. Zaten okumayan bir milletiz. Durum bu iken internetle yatıp kalkan çocuklar gittikçe kitaptan uzaklaşacaklardır. Okumak onlar için işkenceye dönüşecektir. Bu da geleceğimize dinamit koymaktan farksızdır.

Anne babaların interneti kontrol altına almadan çocuklarını kontrol altına alması müşküldür. İnternet bir eğitim aracına dönüştürülebilirse meseleler kendiliğinden halledilir.
( Çocuklarımız Ve Güvenli İnternet başlıklı yazı M.Nihat Malkoç tarafından 31.05.2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.